logo

Bekçilerde mi uyutuldu? Vezirköprü’de Hırsızlar Kol Geziyor 1 Şubat 1970 Pazar

Bekçilerde mi uyutuldu? Vezirköprü’de Hırsızlar Kol Geziyor 1 Şubat 1970 Pazar

Meçhul hırsız yine kol gezmeye başladı, Vezirköprü çarşı ve mahallelerinde…
Öğrendiğimize göre: meçhul hırsız isimlerini belirttiğimiz esnafın dükkânlarından bazılarının kilitlerini zorlamış, bakmış ki zor, ne diye uğraşacak, bu sefer başka kapıları çalmaya başlamış, yok değil ya dükkân. Eh bekçiler de uyursa!…

Vezirköprü Kereste fabrikası için heyet geldi
Sızan haberlerden öğrendiğimize göre: ilçemize yapılacak kereste fabrikası için Ankara’dan bir heyet Vezirköprü’ye gelerek gerekli etütlerde bulunmuştur.
Heyetin geliş ve gidişi gizli tutulmuştur.
Diğer taraftan Vezirköprü kereste fabrikası için yaptığımız incelemeye göre: Vezirköprü’de 250 bin metreküp çıkan kereste, üç yüz bin metreküpe kadar yükselecektir.
Ayrıca limanı bulunan deniz ve karayollarının kavşağı Samsun’a Vezirköprü 115 km yakınlıkta, tren yolunun bulunduğu Havza’ya ise 29 km yakınlıktadır.
Kereste fabrikası ile ilgili bir heyetin Ankara’ya gitmesi beklenmektedir.
Susuz Canavarı Olayı Nasıl Anlatıyor
Geçtiğimiz hafta ilçemizin bin nüfuslu fakir ve çok cahil kalmış Susuz köyünde tüyler ürpertici bir cinayet işlenmişti. 20 yaşında D.E. isimli bir baba Boyabat hastanesinde bir yaşındaki hasta kızına para bulmak için amcasını öldürmüştü.
Öğrendiğimize göre D. bu korkunç cinayeti şöyle anlatmıştır:
Kızı karısı hastanede
“Kızım, karım Boyabat Hastanesinde idi. E.’le Boyabat’a beraber gidecek bende hastanedekileri ziyaret edecektim. Zavallı yavruma para bulup bir şeyler almak, onun yarım yamalak (baba ne getirdin) demesini cevapsız bırakmamak gerekli idi. Fakat değil hastanedekilere ilaç vs. almak, harçlığım dahi yoktu cebimde. Emmimin parası vardı; köyün bakkalı idi. Olay günü o merkebine yumurtaları yükledi yularından tutarak Boyabat yoluna koyuldu, ben de biraz arkasından gidiyordum. Yolda:
-Emmi be dedim, bana 25 lira versene, biliyon hastaneye gidiyorum…
Utanmıyon len.. Daha bakkaliyeden çay şeker borcun duruyor, ne yüzle benden para istiyon? Diye azarladı, beni…
Emmim söylenerek gidiyordu. Ben de peşini izliyordum. Bir ara aniden arkaya döndü, kulaklarımdan tuttu. Kulaklarımı kurtarmak için ben de bir elimle gırtlağına diğer elimle de boğazına sarıldım. Bu debelenmede ikimizde yere düştük. O altta ben üstte idim. Kulaklarımı bıraktı elbisemden tuttu.
Çiviyi yiyince ölmüştü
Yanımda bulunan onluk çiviyi çıkarıp rastgele emmime sapladım. Sırt aşağı serilmiş, ölmüştü. Cebinden kağıtları, cüzdanı, alacak defterini aldım. Kâğıtları yırttım. Parayı alıp diğerlerini taşın altına sakladım. Paranın 200 lirasını kendime aldım. Diğerlerini babama verdim.
Köye geldiğimde heyecanlı idim, ne konuştuğumu bilmiyordum. Sonra olay ortaya çıktı. İlçeye karakola gelirken babamdan elli lira aldım. Karakolda beni sıkıştırdıkları için arkadaşım M.B.’ı ileri sürdüm. Oysa olay yerinde ben ve emmimden başka kimse yoktu. Emmimin cebinde ne kadar para olduğunu bilmiyordum.
Diğer taraftan sanık hakkında adli koğuşturma bittikten sonra adliyeye sevk edilecek orada olay incelenmesinden sonra hakiki durum ortaya çıkacaktır.
Şehir Kulübü Cinayetinde İmamlar, Karpuz Boşaltanlar, ve Bazı Şahitler Bildiklerini Anlattılar
Mustafa Tokur
-Hadise gecesi karpuz boşaltırken kulağıma gelen gürültü üzerine şehir kulübüne baktım. Terasta vurularak ve itilerek bir kişi birini sıkıştırıyordu. Sırtı dışarıya döndük olan adam yere düştü. Terasın duvarında düşeni sıkıştıran adam beyaz gömlekli idi. Adam düştükten sonra peşinden tekrar baktı. G.’yi itenin elinde bir şey vardı. Fakat ne olduğunu anlayamadım.
Nuri Yıldırım
-Ben sinemadan yeni çıkmıştım. Bir gürültü üzerine, kulak verdim. Şehir kulübüne doğru koştum. Yaklaştığımda düşen G. Düşmemek için tutunmaya çalışmışsa da itikleyen adam ikinci defa eliyle kaktı bu defa adam yere düştü. G. G. Olduğunu yayına gidince anladım. Atılırken benimle aramda 4-5 metre mesafe vardı.
Bir Buçuk Milyon Liraya Yapılan 160 Odalı Havza Hastanesini Geziyoruz
Muazzam bir bina… Halktan para toplanarak tam bir buçuk milyon liraya yapılan bu 160 odalı 1970 Mart’tan sonra Bakanlığın bölge hastanesini kuracağı binayı geziyoruz. Hükümet bu hastaneye topu topu 200 bin lira vermiş. Üst tarafı Kaymakam başta olduğu halde köy köy dolaşıp pancardan kesilen %1’lerden temin edilmiş çay kahveye konan zammın toplaması başarılı olmamış. Bu arada “mini etek komünistliktir” şahıslarında devamlı hastaneyi yapanlarla uğraşmaları ibret ve iğrenti ile karşılanıp, ispiyonlarına gülünüp geçilmiş.

Share
359 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+3 = ?