logo

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümü olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 97.Yıldönümü Kutlandı

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümü olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 97.Yıldönümü Kutlandı

Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının temelini attığı Türkiye Cumhuriyeti’nin 97.Kuruluş yıldönümü düzenlenen programla kutlandı.

28 Ekim Çarşamba günü Cumhuriyet Meydanındaki Atatürk anıtına Vezirköprü Kaymakamlığı ve Vezirköprü Belediye Başkanlığı çelenklerinin sunulmasıyla başlayan yıldönümü programı 29 Ekim Perşembe günü de devam etti.

Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başlayan ve Hatice Kemal Kayalıoğlu Fen Lisesi Edebiyat öğretmeni Erhan Çamurcu’nun sunumuyla gerçekleştirilen tören programı yine Hatice Kemal Kayalıoğlu Fen Lisesi Tarih Öğretmeni Murat İpek’in günün anlam ve önemini belirten konuşmasıyla devam etti.

İpek; “Cumhuriyetimizin 97. yılına kavuşmanın sonsuz mutluluğu ve sevinci içindeyiz. Cumhuriyetimiz, 100. Yaşma doğru adım adım ilerlerken, her geçen yıl daha fazla gururlanıyor ve Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önderimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün değerini daha iyi anlıyoruz.

19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Milli Mücadeleyi başlatıp, 29 Ekim 1923 tarihinde de “Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.” diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir.

Cumhuriyet yönetiminde hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Halk kendisini yönetme yetkisini temsilcileri aracılığıyla kullanır. Bu yönetimde vatandaşların seçme ve seçilme hakkı vardır. Devlet yönetimi, sınıfların, kişilerin, ailelerin, bir zümrenin eline bırakılamaz. Milletin bütün bireyleri yönetime katılabilir ve söz sahibi olabilir. Çünkü cumhuriyet yönetiminde bütün vatandaşlar eşit haklara sahiptir.

Cumhuriyetin en büyük erdemi, Türk toplumunu millet olma bilincine kavuşturması ve bireyi vatandaş konumuna yükseltmesidir. Milletimiz, Cumhuriyetle birlikte milli bir devletin, onurlu, özgürce düşünebilen ve eşit haklara sahip vatandaşları haline gelmiş, devletin tek ve gerçek sahibi olmuştur.

Atatürk’ün hedef olarak gösterdiği çağdaş ve uygar bir ülke olma yolunda laik, demokratik Cumhuriyet rejimi ile kat ettiğimiz mesafe küçümsenecek gibi değildir. Cumhuriyet bize millet olma, dünya milletlerinin onurlu bir üyesi olma bilincini kazandırmıştır.

Ayrıca, Türkiye Cumhuriyetinin 97 yıllık öyküsü bir başarı, bir uygarlaşma öyküsüdür. Cumhuriyetin başarıları ile haklı bir gurur duyuyoruz. Bugün Türkiye, İslâm dünyasındaki tek laik ve demokratik Cumhuriyet, çağdaş bir ülke, dünyanın sayılı büyük ekonomilerinden biri, bölgesinde hatırı sayılan bir güç, istikrar unsuru bir ülke haline gelmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti laik ve demokratik anlayışından taviz vermeden, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yolunda hızla ilerlemektedir. Buna hiçbir güç engel olamayacak ve Türkiye Cumhuriyeti devleti sonsuza kadar yaşayacaktır. Yeter ki bizler Atatürk’ün mirası olan bilimsel ve akılcı yoldan ayrılmayalım.

Hak ve hürriyetlerden yoksun toplumların ayakta kalmaları ve yaşamaları mümkün değildir. Cumhuriyet, demokrasiyi geliştiren en iyi sistemdir. Kişinin hak ve özgürlükleri ancak bu sistem içinde güvencede olabilir. Türk Milleti Cumhuriyet’e bağlanıp, onu yüceltip geliştirebilirse demokrasinin nimetlerinden yararlanır ve çağdaş toplumlar içindeki yerini alır.

Bu nedenle, bizlere ve gelecek nesillere düşen en önemli görev; Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmak, Atatürk ilke ve inkılâplarını koruyup, kollamak iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmak ve Cumhuriyetimizi yüceltmektir.” şeklinde konuştu.

Konuşma sonrası öğrenciler Sıla Boyu ve Emel Özkan tarafından günün anlam ve önemini belirten şiirlerin okunmasının ardından yine Kaymakam Kudret Kurnaz tarafından günün anlam ve önemini belirten son konuşma yapıldı.

Kurnaz; “Buğun. Büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “benim en büyük eserim” diyerek nitelendirdiği Cumhuriyetimizin ilanının 97. yılını sizlerie birlikte kutlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak milletimizin var olma savaşı olan Milli Mücadeleyi başlatmış; 29 Ekim 1923’de Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, cumhuriyet idaresidir” diyerek cumhuriyeti ilan etmiştir. Ve cumhuriyet, yeniden dirilişimizin simgesi olmuştur.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hâkimiyet kayıtsız şansız milletindir” sözüyle ifade ettiği gibi. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte, üstün irade ve yönetim yetkisinin sahibi Millet olmuştur Bu temel ilke, Türkiye Cumhuriyetinin 97 yıllık geçmişinde devletin ve rejimin temelini oluşturmuştur. Cumhuriyet, ülkemiz için sadece bir yönetim şekli değil, aynı zamanda, devlet ve toplum hayatımızı kökten değiştiren tarihimizin en kapsamlı çağdaşlaşma projesidir.

Cumhuriyet, milli iradeyi temsil etme esasına dayanan, kişilerin kendi temsilcilerini özgür iradeleriyle serbestçe seçebildiği; farklı siyasal düşüncelerin anayasal sınırlar içinde ifade edilebildiği, istişareye dayalı bir yönetim biçimidir. Cumhuriyet, demokrasiyi geliştiren en ideal sistemdir. Kişinin hak ve özgürlükleri ancak hu sistem içinde güvencede olabilir.

Cumhuriyetin en büyük erdemi, bireyi yurttaş konumuna yükseltmesidir. Cumhuriyetle birlikte toplumun bireyleri heba olmaktan kurtulmuş, özgürce düşünebilen ve eşit haklara sahip yurttaşlar haline gelmiş, devletin ve vatanın tek ve gerçek sahibi olmuştur.

97 yıl önce atalarımız canlarını feda ederek bizlere bugünleri armağan etmiştir. Bizlere ve gelecek nesillere düşen en önemli görev de; Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmak, Atatürk ilke ve inkılâplarını korumak ve yaşatmak, iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmaktır.

Özellikle son yıllarda ülkemizde yaşanan terör olayları ve 15 Temmuz’da yaşadığımız hain darbe girişimi göstermektedir ki 97 yıl önce kazanılan milli mücadele hala devam etmektedir. Hala milli birliğimizi bozmak, cumhuriyetimizi yıkmak, vatanımızı bölmek isteyen içerde ve dışarıda düşmanlarımız vardır.

Türk milleti azizdir sevgili kardeşlerim, Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyüktür \e güçlüdür. Biz millet ve devlet olarak çok badireler allattık, çok zor günler yaşadık; fakat hep alnımtzın akıyla ve dik çıktık bütün mücadelelerimizden.

Türk Milleti, yeni işgal girişimlerine karşı da. İstiklal Harbi’ndeki gibi kararlılıkla mücadele edeceğini. 15 Temmuz gecesi tüm dünyaya göstermiştir. FETÖ mensubu hainlerin silahlarına göğsünü siper etmiş; özgürlüğüne. Cumhuriyetine, demokrasisine, milli iradesine ve devletine sahip çıkmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti de terör denen illetin her türünden milletimizi ve ülkemizi kurtaracaktır. Yeter ki demokrasi ve hukukun üstünlüğünden tavız vermeden, milli birlik ve beraberlik ve sosyal dayanışıma ruhu içinde İstiklâl Harbi’nde olduğu gibi, 15 Temmuz gecesi olduğu gibi birbirimize kenetlenelim. Biz bu birlik ve beraberlik ruhumuzu bu mücadele ruhumuzu kaybetmediğimiz sürece dünyada hiç bir güç bizi bölemeyecektir. Vatansız bırakamayacaktır.

Unutmayalım ki bizlerin gideceği, sığınacağı başka bir yer yoktur, başka bir toprak yoktur Bizler tarih boyunca sığınan değil, sığınılan olmuş bir milletiz. Vatanını terk eden değil, kül o oldu dedikleri zaman vatan kurmuş bir milletiz.

Sevgili gençler, sevgili öğrenciler tam da hu noktada sizlere seslenmek istiyorum Sizler bugünün gençleri ve çocuklarısınız, ancak sarın Türkiye Cumhuriyetinin bekçileri olacaksınız.

Ülkenin geleceği, milletin istikbali sizlersiniz. Bu büyük sorumluluğun farkında olmalısınız. Bu bilinçle kendinizi ilmi ve ahlakı olarak geliştirmelisiniz. Milli ve manevi değerlerini bilen ve sahip çıkan. Şahsiyetli,  ahlaklı, bilimi, hukuku ve demokrasiyi özümsemiş, kültürlü, ailesine, toplumuna, milletine, devletine, vatanına faydalı bireyler olarak kendinizi yetiştirmelisiniz.

Değerli öğretmenler unutmayınız ki; istikbalimiz olan çocuklarımızı bu şekilde yetiştirmek de sizlerin görev sorumluluğudur.

Değerli Konuklar, Cumhuriyetimizin ilanının 97.yıldönümünü Milletçe büyük bir gurur ve coşku içinde kutladığımız bu anlamlı günde, büyük önder Gazi Mustafa Atatürk’ün Cumhuriyetle yaktığı aydınlanma ışığını söndürmeden taşıyacağımızı;  demokratik, laik Cumhuriyetimizi sonsuza kadar koruyacağımızı bir kez daha vurgulamak isterim.

Bu konudaki en büyük güvencemiz; birlik, beraberlik ve dayanışmanın önemini kavramış; moderniteyi bir yaşam biçimi olarak benimseyen ve aydınlık geleceğimize inanan, milli iradenin ve demokrasinin önemini ve kıymetini bilen ve bu değerlere ölümüne sahip çıkan aziz Milletimizdir.

Bu duygu ve düşüncelerle herkesin Cumhuriyet Bayramını kutluyorum. Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve canlarını vatan uğruna feda eden şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.” Şeklinde konuştu.

Törene Kaymakam Kudret Kurnaz, Belediye Başkanı İbrahim Sadık Edis, İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Binbaşı Ümit Çetinkaya, Cumhuriyet Başsavcısı Hamza Ocak, siyasi parti temsilcileri, kurum amirleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

Share
371 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

7+4 = ?