logo

MELEKLERİN YARDIMI


Hüseyin Şengün
huseyinsengun55@hotmail.com

Saygıdeğer Vatandaş Okuyucuları;

Allah, kendine güvenen, kudretine itimat edenleri yalnız bırakmaz. Onları en sıkışık anlarında selamete çıkarır. Onları meleklerle destekler. Melekleri onlara yardımcı gönderir. Savaşlarda meleklerin yardımları çok görülmüştür.
Uhud savaşı, Bedir Savaşı ve daha birçok savaşlarda müslümanlara melek ordularını göndererek zaferler nasip etmiştir. Düşmanların kalplerine korku salan melekler onlara gayet büyük ve azametli görünüyorlardı.
Hz.Cüveyriye diyor ki: l’Hz.Rasulü Ekrem bizim taraflara geldiği sırada gözüme tasvir ve tarif edemeyeceğim kadar çok sayıda insanlar ve atlar,silahlar görmüştüm. Müslüman olup Rasulullah’ın zevcesi olduğum zaman müslümanIara baktım hiç de daha evvel gördüğüm gibi çok sayıda değillerdi.
Anladım ki Allah tarafından müşrüklerin kalbine korku düşürmek için böyle gösterilmişti.”Beni mustalık kabilesinden müslüman olan biri de şöyle söylüyor: Biz atlar üzerinde beyaz adamlar görmüştük ki, onları ne bundan önce de ne sonra görmemiştik. AlIah’a güvenen müslümanları Allah mahcup etmiyor, meleklerle kuvvetlendiriyordu.
En sıkışık anlarında, onlara düşmanları karşısında zaferler kazandırıyordu. Müslümanlar Allah’a güveniyorlardı. Bedir savaşında müslüman ordusu üçyüz kişi idi. MüşrikIer ise bin kişi idi.
Rasulullah kıbleye yöneldi ve Allah’a yalvardı.”Hani siz Rabbinizden imdad istiyordunuz da O da: Muhakkak ki ben size meleklerden, birbiri ardınca binlercesi ile imdad ediciyim diyerek duanıza kabul buyurmuştu.
“Bu gönderilen melekler kır atlar üzerinde sarı, siyah veya beyaz sarıklı olarak harbe bir fiil iştirak etmişlerdi. Bir tek melek, yerin altını üstüne getirmeye muktedir iken Allah’ın binlerce melek göndermesi, müslümanlara yardımının, onları koruyacağının en güzel ifadesidir.
Uhud savaşında, sancağı taşımakta olan Mus’ab şehid düştü. Sancağı onun suretine giren bir melek almıştı. Peygamberimiz onu musl ab sanıp çağırınca o: Ben Mus’ab değilim. Demiş. Rasulullah o zaman onun, kendisine yardım için gelen bir melek olduğunu anlamıştı.
Müslümanlar bütün hazırlıklarını tamamlayıp harbe hazır durumda iken gönülleri tam bir imanla Allahlın nusretine itimad etmekteydi. Allah inananları böyle meleklerle koruyordu.

Zeyd Bin Haris, Mekke ‘den Taife giderken bir harabede uykuya dalar. Bu sırada bir münafık Zeydin ellerini ayaklarını bağlayarak onu öldürmeye teşebbüs eder. Zeyd uyanır ve: Rahman ve Rahim olan Allah’ım beni koru! der. O anda gaipten bir ses: Ey münafık Zeyd’i öldürme! der. Münafık dışarı çıkar. Kimseleri göremez. Tekrar öldürmeye teşebbüs edince aynı sesi duyar. Dışarı çıkar. Dışarıda yine kimseyi göremez. Yine Zeydi öldürmeye teşebbüs eder. Üçüncüde de aynı sesi duyar. Dışarı çıkar. Bakar ki teçhizatlı bir süvari, bekliyor.
Süvari münafığı öldürür. Zeydin bağlarını çözer. Zeyd sorar: Sen kimsin ki beni ölümden kurtardın. Süvari cevap verir: Ben Cibiril’im. Sen Allah’a dua ettiğinde ben yedinci kat semada idim. Allah bana (kulum Zeyd’e yetiş) diye emir verdi. Yedinci kat semadan münafığa sayha ettim. İkinci sayhayı da dünya semasından ettim. Üçüncü sayhayı da harabenin kapısında ettim. Ve münafığı öldürdüm. Dedi.
Hak Rahmandır, yetişir imdadına İhlâsla sığınırsan o yüce dergâhına. Bağlanırsan gönülden Rahim olan Rabbına terk etmez seni Allah, düşmanın kahrına…
Cenabı Hak melekleriyle biz müslümanlara yardımcı olduğuna ve herşeyin onun kudretiyle olacağına inananlardan eylesin…

Share
876 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

2+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Ayıp olmasın!

    27 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Psikolojide birey kavramını çokça kullanıyoruz. Birey olmak hayatımızın kontrolüne sahip olmak ve dünyaya hani potansiyelle geldiysek onu gerçekleştirme uğraşlarımızı içeriyor. Bu kitabi tanım her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü biz dünyaya bazen ailemiz yalnız kalmasın diye bazen ebeveynlerimizin çocuk sahibi olma yaşı geldiği için de gelebiliyoruz. Her zaman değil ama çoğu zaman kendi isteklerimizden çok topluma uyum sağlamış olmayı tercih ediyoruz. Çünkü uyum sağlamak yaşamı kolaylaştırıyor bizi diğer insanlara yakınlaştırıyor. Diğer ...
  • Çok vaktimiz olmasa da, fırsat vermeliyiz!

    24 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    “23 Nisan, Türkiye için milli tarihin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.”                                                                                                                         M. Kemal Atatürk.. İlçede siyaset hemen her gün yeni bir gündemle çalkalanırken günlük olayların etkisi uzun sürmüyor. Geçtiğimiz günlerde yaşana fırtına olsun, Tokat merkezli depremin ilçede hissedilmesi olsun, ya da Vezirköprü'de rastlanmayan molotoflu saldırı olsun etkisini kısa sürede kaybetti. İnsanların asıl konuştukları ya da konuşmayı...
  • Ergenlik Dönemini Anlamak

    20 Nisan 2024 Köşe Yazıları

      “Ergen” kelimesi sanki biraz olumsuz çağrışımlar taşıyormuş gibi dursa da büyüme anlamına gelir ve çocukluktan çıkışı, yetişkinliğe atılan adımı temsil eder. Kızlarda 10-11 yaş itibariyle erkelerde ise 11-12 yaş itibariyle ergenliğe adım atılır. Kişiden kişiye daha erken ya da geç olabilir. Çocukta biyolojik değişikliklerle birlikte duygusal değişiklikler de görülmeye başlar. Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğundan birey ne tam çocuk olabilir ne de tam bir yetişkin. Bireyin kendini anlamaya, dış dünyaya karşı duruşunu belirlemeye ba...
  • BAZI PARTİLER UZATMALARI MI OYNUYOR?

    17 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Bir Filozof şöyle söylüyor; “Güneş batarken gölgeler uzar” Son yerel seçimlerin bize bazı hatırlatmaları oldu. Geçmişte de önü alınamaz partiler vardı. Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi, Ecevit'in DSP'si gibi. Anavatan Partisi bir yerel seçimde Türkiye'de birçok belediyeyi kaybetti. Hatırladığıma göre Karadeniz'de sadece Vezirköprü  (rahmetli Bekir Hoca) kalmıştı. Yine sağın en güçlü partilerinden rahmetli Demirel partisinin başına ne yediği belirsiz Tansu Çiller gibi biri getirildi. Bu hanım partiyi de, ülkeyi de hatta siyaseti de kirle...