logo

LANET OLSUN.!!!


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Emperyalizm savaşı sever (!..) Çünkü, emperyalizm ülkelerin yoksullaşmasını, parçalanmasını sağlar, bunun sonucu olarak ülkenin iç karışıklar yaşaması kaçınılmaz olur.
Parçalanan, yoksullaşan, iç karışıklıklar sonucu kendi başı derdine düşen ülkeleri istediği gibi yönlendirmek, yönetmek, böylece her istediğini kolayca elde etmek emperyalizmin başlıca taktiğidir.
Gerçi, Türkiye gibi ülkeler emperyalizm için zaten “oltada balıktır” ama olsun, ülke perişan olursa olta kullanmadan da yönlendirmek ve yönetmek daha verimli olur.
Savaşla uğraşan, bölünen,parçalanan iç karışıklıklarla kendi derdine düşen ülkelerin halkının beyni çalışmaz (!..), neden? Çünkü; böyle bir toplum halkını eğitemez, sağlığını koruyamaz, toplumun sağlıklı beslenmesini sağlayamaz.
Böyle bir toplumun yetişkinlerinin sağlıklı düşünmesi, çocuklarının iyi eğitim alması olanaksızdır.
Böyle bir toplumun yöneticileri ülkesinin halkını koyun, kendisini de bu koyun sürüsünü istediği gibi güden çoban olarak görür.
Bunların bazılarını anlamak için ünlü usta Şevket Süreyya AYDEMİR’in “Suyu Arayan Adam” adlı eserinin okunması gerekir.
19.yüzyılda Mustafa Kemal diye bir dahi çıkmış, ona güvenen ve inanan bir avuç kahramanla birlikte Osmanlının küllerinden çağdaş bir devlet kurmuş, Türkiye halkını padişahın kulu olmaktan kurtarmış, “Yurtta Barış, Dünyada Barış” diyerek noktayı koymuştur.
Ne yazık ki, onun ölümünden sonra emperyalizm, başta Türkiye olmak üzere mazlum ulusları rahat bırakmamıştır.
Başta İsrail’i rahatlatmak için yoktan Suriye’de düşmanlar yaratmış, Türkiye’yi oyuna getirip Suriye’yi parçalamak, karıştırmak için Türkiye’yi Suriye’nin üzerine salmıştır. Bunun sonucu olarak Suriye perişan olurken Siyonizmin (İsrail’in) önü de açılmıştır. Yine bunun sonucu olarak Suriye’den kaçan kadınlar, yaşlılar, çocuklar Türkiye’ye sığınmıştır.
Yetişkin ve zengin sığınmacıların dışında kalan yoksul kadın ve çocuklar, cami avlularında, sokaklarda dilenci olmuştur.
Daha dilenmesini bile bilmeyen çocuklar cami kapılarına, cadde ve sokaklarda çöp konteynerlerinin diplerine yarı açık, yarı çıplak, başı, ayağı çıplak çocukların önüne bir mendil seriyor, mendilin üstünde birkaç bozuk para bırakıyorlar. Görenler (dilenci olduğunu bilsin para versin) işareti.
Her Cuma camiden çıkınca, açık, çıplak, salya sümük içinde dilenmeye bırakılan bu çocukları görünce “ayranlığım kabarıyor” başlıyorum bağırmaya !..
Kahrolsun emperyalizm, ülkeleri karıştırıp rahat sömürmek için sabileri bu hale getirenler.
Siyonizmin önünü açıp, İsrail’i Ortadoğu’nun güçlü devleti yapabilmek için Suriye’yi düşman edip teröristlere olmadık desteklerini verenler.
Emperyalistlere söyleyecek sözüm yok ama ‘müslümanım’ diyenler.
Onlarca Suriye’li yetim çocuklara, zavallı kadınlara bu mezalimi reva görerek itip kakanlara “maun suresini” hatırlatırım.
İslamda bir kural vardır. “gücün yetmezse buğz et”. Ben de buğz ediyorum.
Lanet olsun sizlere !…

Share
264 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • BEKLENTİLER KARŞILANIR MI?

    01 Mayıs 2024 Köşe Yazıları

    Bilindiği gibi her yenilik ve her değişiklikte insanların beklentilerinin hemen hemen tersi olur. Hayalindeki beklentileri gerçekleşemez. Böylece hayaller kırılır, umutlar söner. Vezirköprü belediyecilik hizmetleri 1930'lardan bu tarafa tahlil edersek ilginç sonuçlar çıkar ortaya. Derici Abdullah Efendi o zaman ki çok kısıtlı olanaklar ile ilçeye bir şeyler yapmaya çalışmış, en azından şehrin merkezine bir büyük park yaptırmıştır. 1940'lı yıllarda Mahmut TEKER belediye başkanlığı görevine gelmiş, o günden bugüne kadar en ileri hizmetlerini h...
  • Vezirköprü’nün bekleyen çok işi var.

    01 Mayıs 2024 Köşe Yazıları

    Bu kadar ilerledikten sonra, altyapısı tamamlanıp, yolları açılıp tahsis sürecine geçtikten sonra Karma OSB'nin yerinin değişmesi kolay olmayacaktır. Üstelik işin adında Vezirköprü varsa, olacak işlerin bile olmadığını görmeye alıştığımız sistemde hiç olmayacaktır. Vezirköprü'nün seçimden sonra normalleşme sürecine girdiğini söyleyebiliriz. Bu normalleşme umudumuz odur ki, sakinleşme ve alışmayla beraber olmasın. Çünkü Vezirköprü'nün bekleyen çok işi var. İlçenin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Murat Gül'den beklentileri de bu yüzden daha...
  • Ayıp olmasın!

    27 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Psikolojide birey kavramını çokça kullanıyoruz. Birey olmak hayatımızın kontrolüne sahip olmak ve dünyaya hani potansiyelle geldiysek onu gerçekleştirme uğraşlarımızı içeriyor. Bu kitabi tanım her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü biz dünyaya bazen ailemiz yalnız kalmasın diye bazen ebeveynlerimizin çocuk sahibi olma yaşı geldiği için de gelebiliyoruz. Her zaman değil ama çoğu zaman kendi isteklerimizden çok topluma uyum sağlamış olmayı tercih ediyoruz. Çünkü uyum sağlamak yaşamı kolaylaştırıyor bizi diğer insanlara yakınlaştırıyor. Diğer ...
  • Çok vaktimiz olmasa da, fırsat vermeliyiz!

    24 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    “23 Nisan, Türkiye için milli tarihin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.”                                                                                                                         M. Kemal Atatürk.. İlçede siyaset hemen her gün yeni bir gündemle çalkalanırken günlük olayların etkisi uzun sürmüyor. Geçtiğimiz günlerde yaşana fırtına olsun, Tokat merkezli depremin ilçede hissedilmesi olsun, ya da Vezirköprü'de rastlanmayan molotoflu saldırı olsun etkisini kısa sürede kaybetti. İnsanların asıl konuştukları ya da konuşmayı...