logo

YAZMAK İÇİMDEN GELMİYOR!


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

İçim sızlıyor, yüreğim yanıyor. Ocağımıza toptan ateş düşmüş gibi, gerçekten yüreğim parçalanıyor.
Tüm halkımızın (Türkiye’nin) de aynı duyguları, aynı acıları hissettiğini sanıyorum.
Biz Türk halkı olarak Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı vermiş, yoktan bir devlet kurmuş, yeniden, Türk milletinin kanlarından doğmuş bir ulusuz.
Doğulumuz, batılımız, güneylimiz, kuzeylimiz Çanakkale’de, Anafartalar’da, İnönü’de, Afyon’da, Kocatepe’de omuz omuza can vermiş bir ulusuz.
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, “Bağımsızlık benim karakterimdir.” dediği gibi “Kaderde, kıvançta, tasa da sevinçte” birlikte omuz omuza olmakta bizim karakterimizdir.
Son yıllarda ülkemiz depremler, yangınlar, sel felaketleri ile perişan durumda, bir de üstüne üstlük yanlış dış politika sonucu kendi ellerimizle yarattığımız büyük sorun, Suriye’li ve Afgan’lı göçmen sorununu da ekleyince tam bir yangın yerine döndü Atatürk’ün bize emanet ettiği pırıl pırıl Türkiye’miz…
İşte bunun için içimden yazı yazmak gelmiyor. Bunun için içim sızlıyor, yüreğim parçalanıyor.
Değil Vezirköprü sorunları ile ilgili, hiçbir konuda yazı yazmak gelmiyor içimden.
Bir tarafta covid-19, bir tarafta depremler, bir tarafta yanan yok olan ormanlarımız, bir tarafta ülkemizde kargaşa çıkaran yabancılar, bir de ülkemizi geçit yeri gibi kullanan, Avrupa’ya kaçmak için gayrimeşru yollardan kaçmak isteyen göçmenlerin denizlerimizde boğulma dramları.

NE OLDU BİZE?

Sanırım dört-beş yıl önceydi. Ege Denizi sahillerinde 8 yaşlarında bir göçmen çocuğun çıplak cesedi kumsalda sahile vurmuş, cesedin üstünde birileri tarafından yazılarak bırakılan “Bunları Allah’a söyleyeceğim” yazılı bir not bulunmuştu !!..
Ne dersiniz, o çocuk dünyadaki ve bizdeki adaletsizlikleri, savaşları, hırsızlıkları, haksızlıkları, zalimlikleri, zulümleri, yalanları Allah’a söyledi mi (?…) yoksa.
Son yıllarda başımıza gelenlerin sebebini düşünmemiz gerekir.
Bir bilgin heves ederek başkasının bahçesinden kopardığı bir elmayı çok beğenince bu bahçe benim olsa deyip ikinci elmayı koparır, elmayı yarar içinden pislik çıkar.
Orda bulunan bir çocuğa durumu anlatır ve sebebini sorar, çocuk verdiği cevapda “Efendim padişahımız kalbini bozmuştur” der.
Ne dersiniz, kalbimiz mi bozuk?

Share
270 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

8+1 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Toplumsal Cinsiyet Rolleri

    04 Mayıs 2024 Köşe Yazıları

    Kadın ve erkek cinsiyetinin sahip olduğu özellikler doğuştan bellidir. Cinsiyet özelliklerimizi 3-5 yaş arasında fark ederiz ve bir yaşam boyunca bu özellikleri taşıyacağımızı biliriz. Çocuk da kendi cinsiyet özelliklerinin ondan beklentilerini öğrenmeye başlar çünkü kadın ve erkek cinsiyet özelliklerinin yanında toplumun kadına ve erkeğe atadığı cinsiyet rolleri vardır. Öyle ki kız ve erkek çocuklarının oynadığı oyuncaklar farklılık göstermeye başlar. Cinsiyet özelliklerimiz doğaldır ama toplumsal cinsiyet rolleri insan icadıdır. Kadına ve erk...
  • BEKLENTİLER KARŞILANIR MI?

    01 Mayıs 2024 Köşe Yazıları

    Bilindiği gibi her yenilik ve her değişiklikte insanların beklentilerinin hemen hemen tersi olur. Hayalindeki beklentileri gerçekleşemez. Böylece hayaller kırılır, umutlar söner. Vezirköprü belediyecilik hizmetleri 1930'lardan bu tarafa tahlil edersek ilginç sonuçlar çıkar ortaya. Derici Abdullah Efendi o zaman ki çok kısıtlı olanaklar ile ilçeye bir şeyler yapmaya çalışmış, en azından şehrin merkezine bir büyük park yaptırmıştır. 1940'lı yıllarda Mahmut TEKER belediye başkanlığı görevine gelmiş, o günden bugüne kadar en ileri hizmetlerini h...
  • Vezirköprü’nün bekleyen çok işi var.

    01 Mayıs 2024 Köşe Yazıları

    Bu kadar ilerledikten sonra, altyapısı tamamlanıp, yolları açılıp tahsis sürecine geçtikten sonra Karma OSB'nin yerinin değişmesi kolay olmayacaktır. Üstelik işin adında Vezirköprü varsa, olacak işlerin bile olmadığını görmeye alıştığımız sistemde hiç olmayacaktır. Vezirköprü'nün seçimden sonra normalleşme sürecine girdiğini söyleyebiliriz. Bu normalleşme umudumuz odur ki, sakinleşme ve alışmayla beraber olmasın. Çünkü Vezirköprü'nün bekleyen çok işi var. İlçenin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Murat Gül'den beklentileri de bu yüzden daha...
  • Ayıp olmasın!

    27 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Psikolojide birey kavramını çokça kullanıyoruz. Birey olmak hayatımızın kontrolüne sahip olmak ve dünyaya hani potansiyelle geldiysek onu gerçekleştirme uğraşlarımızı içeriyor. Bu kitabi tanım her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü biz dünyaya bazen ailemiz yalnız kalmasın diye bazen ebeveynlerimizin çocuk sahibi olma yaşı geldiği için de gelebiliyoruz. Her zaman değil ama çoğu zaman kendi isteklerimizden çok topluma uyum sağlamış olmayı tercih ediyoruz. Çünkü uyum sağlamak yaşamı kolaylaştırıyor bizi diğer insanlara yakınlaştırıyor. Diğer ...