logo

Bu döngü kırılmalıdır..


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

İki memur arkadaşla sohbet ediyoruz. Her ikisi de Vezirköprü’ye geleli kısa zaman olmamış.
Hemen her devlet dairesindeki arkadaşlar gibi öncelikli olarak personel eksikliğinin yarattığı çalışma şartlarının ağırlığından bahsediyorlar.
Açıkça görüyoruz ki, bizim tahmin ettiğimizden daha ağır koşullarda çalışıyorlar; bu ağırlığın asıl sebebi ise iş yükü falan değil; Bu kadar büyük bir ilçede bu kadar az çalışanla iş yapmaya ve yetiştirmeye çalışmak.
Diğer ilçelerle mukayese bile edilemeyecek kadar az personel olmasının birkaç sebebi var. Bunlardan biri, Samsun’dan atama yapılacaksa, Vezirköprü’nün sürgün yeri olarak kabul edilmesi. Başka deyişle atanan personelin Vezirköprü’yü istememesi, daha görmeden başka yere (adam bularak) tayin yaptırması. Vezirköprü’nün adı çıkmış ama anlatılanlara bakılırsa sadece adı çıktığı için değil gelinmek istenmemesinin sebebi.
Tayini çıkan buradaki daireyi arıyor; “Vezirköprü nasıl yer?” diye soruyor.
Aynı soruyu biz de arkadaşlara sorduk: Vezirköprü sizce nasıl bir yer?
Aslında ilk cevap Vezirköprülülerin yüzüne tokat gibi çarpması gereken bir cevap oldu: “Sizce nasıl bir yer?”,
Ve cevap uzadı:

Biz de sizin gibi, doktor ihtiyacımız için Samsun ya da Merzifon gibi (hatta Havza gibi) yerlere gitmek, sonucu çevrede çözmek zorunda kalıyoruz. Biz de çocuklarımızın eğitimleri için Vezirköprü dışındaki okulları tercih ediyor ve onların geleceği için tayin istiyoruz. Biz de Vezirköprü’de sizinle aynı sosyal ortamlardan ve olanaklardan(!) yararlanıyoruz.
Hal böyle olunca, yani bu gerçekleri düşününce ikinci sebep kendiliğinden ortaya çıktı; burada göreve başlayanlar da tayinlerini isteyerek gitmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Bu durumda ortaya bir kısır döngü çıkıyor. Personel gelmiyor, gelen kalmıyor, çalışan sayısı az iş yükü çok hale dönüşüyor, gelen yine gidiyor.
Bunlar genel olarak devlet dairelerinin ve çalışanların sıkıntıları hanesine yazılıyor.
Vezirköprü ise bu döngüyü kırmak için çaresiz kalıyor.
Eğitimde çıtayı yükseltemiyor; üniversite sınavı olsun, lise sınavı olsun başarı sayısı oldukça düşük kalıyor.
Sağlıkta çıtayı yükseltemiyor; uzman doktor açığı (kısa sürelerle giderilse de) genellikle sürüyor. Hastaneden yeterli sağlık hizmeti alınamıyor. Hastanenin en çok ambulansları çalışıyor dersek yanılmış olmayız. Çünkü genellikle hastalar sevk ediliyor.
Bununla birlikte, beyin cerrahı olan bir ilçede göz, kardiyoloji, kadın doğum gibi branşlarda uzman eksikliği yaşanıyorsa hem kaynak israfı var demektir hem de bir yerlerde beceriksizlik. Sizin elinizde olmayan bu doktorlar diğer ilçelerde fazla fazla bulunuyorsa burada başka bir gerçek var demektir.
Sonuç olarak, Vezirköprü’de uzman doktor açığı bir an önce giderilmelidir.

Share
299 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+9 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çok vaktimiz olmasa da, fırsat vermeliyiz!

    24 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    “23 Nisan, Türkiye için milli tarihin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.”                                                                                                                         M. Kemal Atatürk.. İlçede siyaset hemen her gün yeni bir gündemle çalkalanırken günlük olayların etkisi uzun sürmüyor. Geçtiğimiz günlerde yaşana fırtına olsun, Tokat merkezli depremin ilçede hissedilmesi olsun, ya da Vezirköprü'de rastlanmayan molotoflu saldırı olsun etkisini kısa sürede kaybetti. İnsanların asıl konuştukları ya da konuşmayı...
  • Ergenlik Dönemini Anlamak

    20 Nisan 2024 Köşe Yazıları

      “Ergen” kelimesi sanki biraz olumsuz çağrışımlar taşıyormuş gibi dursa da büyüme anlamına gelir ve çocukluktan çıkışı, yetişkinliğe atılan adımı temsil eder. Kızlarda 10-11 yaş itibariyle erkelerde ise 11-12 yaş itibariyle ergenliğe adım atılır. Kişiden kişiye daha erken ya da geç olabilir. Çocukta biyolojik değişikliklerle birlikte duygusal değişiklikler de görülmeye başlar. Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğundan birey ne tam çocuk olabilir ne de tam bir yetişkin. Bireyin kendini anlamaya, dış dünyaya karşı duruşunu belirlemeye ba...
  • BAZI PARTİLER UZATMALARI MI OYNUYOR?

    17 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Bir Filozof şöyle söylüyor; “Güneş batarken gölgeler uzar” Son yerel seçimlerin bize bazı hatırlatmaları oldu. Geçmişte de önü alınamaz partiler vardı. Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi, Ecevit'in DSP'si gibi. Anavatan Partisi bir yerel seçimde Türkiye'de birçok belediyeyi kaybetti. Hatırladığıma göre Karadeniz'de sadece Vezirköprü  (rahmetli Bekir Hoca) kalmıştı. Yine sağın en güçlü partilerinden rahmetli Demirel partisinin başına ne yediği belirsiz Tansu Çiller gibi biri getirildi. Bu hanım partiyi de, ülkeyi de hatta siyaseti de kirle...
  • Psikolojik Zorlukları Azaltacak Durumlar

    13 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Günlük hayatta fark etmeden karşılaştığımız durumları kendi hayatımıza katarız ve seçimlerimizi, kararlarımızı buna yönelik yaparız. Bu durumlarsa psikolojik sağlamlığımızı azaltabilir. Maddeler halinde bakalım. - Diğerlerinin hayat tecrübelerine bakarak çok fazla önlem almak, hayatımızı kısıtlamak.  Örneğin yakınımızdan birinin sosyal medyada zorbalığa uğradığını görüp çocuğumuza sosyal medyayı yasaklarız. Çünkü böyle bir durumla karşılaşmak istemeyiz. İnsan başka insanlardan da öğrenen bir varlıktır ama bu korku kültürüne dönüşürse bizi etki...