logo

GÜNÜMÜZÜ NASIL ANLATIRIZ BİLMEM


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Ülke olarak bu sıkışmışlığı aşıp rahatlayamadık. Çabaladıkça batıyoruz. Kendimize bir kurtuluş reçetesi bulamadık.
Esas temel gerçeğe kimse bakmıyor ya da görmek istemiyor.
Döviz kuru yükseliyor, pahalılık artıyor, halk yoksullaşıyor. Döviz kuru düşürülüyor, halkın sırtına biniliyor.
Bunların sebebi ne?
Ülkedeki aşırı israf olabilir mi?
Mesela döviz garantili köprüler, yollar, havaalanları, hastaneler örneğin 80 bin nüfuslu şehre iki milyon yolcu garantili havalimanı…
Şimdi de doları düşürmek için kur garantili (Dövize çevrilebilir kur garantili) mevduat hesabı.
Tarım ülkesi olan Türkiye’de üretimi düşürüp buğdayı, nohudu, mercimeği, yağı, peyniri, eti, ayçiçeğini, yemi ve samanı dışarıdan alan bir ülke haline gelirsen, ülke bu hale gelir.
Dahası, 85 milyonluk ülke nüfusunun beşte birini yanlış politikalar sonucu 9725 km² Samsun’dan daha küçük yani 5461 km² alanı olan İstanbul’a sıkıştırırsan elbette katık torbası gibi bir yanlardan patlar.
Rahmetli Cumhurbaşkanı Süleyman DEMİREL anlatmıştı. Fıkra şöyle;
– Ahmet Ağa’nın tek odalı yerden yığma bir toprak evi vardır. 4 çocuğu ve eşi altı nüfus burada yaşarlar.
Ahmet Ağa bir gün başbakana mektup yazar;
– 6 nüfus bir dar odada sıkışık durumdayım, bana yardım yapın, der.
Başbakan, Ahmet Ağa’ya cevap yazar;
“Sen şimdi iki ineğinle, iki dananı da evine al, durumu bana bildir” der.
Ahmet Ağa. Hevesle başbakanın dediğini yapar. Fakat bu kez tek odada nefes alınmaz hale gelir. Ev perişan.
Ahmet Ağa, hemen başbakana tel çeker;
– Dediğini yaptım ama daha perişan olduk, tezden buna çare bul, der.
Başbakan; Ahmet Ağa’ya tel çeker;
– “Tavuklarını, hindilerini, kazlarını da doldur” der.
Çaresiz Ahmet Ağa başbakanın bu dediğini de yapar. Ancak bu kez damın kapısını bile açamaz. Başbakana acele tel çeker;
– Beni çabuk kurtar, der.
Başbakan, hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi,
– Ne yaptın Ahmet Ağa, sen perişan olmuşsun, çıkar şu odadan inekleri, danaları, kazları, hindileri, tavukları odayı da bir temizle, havalandır. Gir odana, çocuklarınla yat. Der.
Ahmet Ağa, denileni yapar, ev öyle rahatlamıştır ki, hemen başbakana tel çeker.
– Allah senden razı olsun, bizi rahata kavuşturdun, der.
Bilmem fıkra günümüze uydu mu?

Share
528 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

4+6 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Gizli Saldırgan Davranışlar

    28 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    İçimizde bir yerlerde görünürde her şey iyi olsa bile huzursuz hissettiğimiz durumlar vardır. Mesela bir arkadaşımızla aramız iyidir ama onun yanındayken farkına varamadığımız bir gerginlik yaşarız. Bu gerginliği arkadaşımıza daha iğneleyici olarak, anlattıklarını şakaya vurarak farklı şekillerde gösterebiliriz veya anlattığı şeyleri dinleyemeyebiliriz. Burada o kişiyle ilgili hissedilen veya başka bir durumu bize hatırlatan gerçek olumsuz bir duygu vardır. Biz bu duygunun ne olduğunu bazen bulamayız bazen kendimize itiraf edemeyiz. Duygular is...
  • Psikolojik İlk Yardım Sunabilmek

    26 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    Hayatta güzellikler olduğu kadar afetler, kazalar, kayıplar, şiddet olayları gibi zorluklar da vardır. Herkesi ilgilendiren toplumsal olaylar, örneğin bir salgın durumu, kendi hayatımızda yaşanan bir kriz durumundan daha önemli veya önemsiz değildir. Örneğin; sınava giren bir öğrenci, belki 4 yılını belki tüm hayatını geçireceği bir sınava her gün girmiyordur. Ona şunu diyemeyiz değil mi:” Savaşlarda insanlar ölüyor senin sınav kaygın ne ki?” Bu yazıda psikolojik ilk yardım sunabilmeyi öğreneceğiz. Başlayacağımız ilk yer acılarımızı kıyaslamam...
  • Kentsel Dönüşüm İlçe için şart..

    18 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    Kentsel Dönüşüm çalışmasının Tikenli Mahallesi'nden de önce Mehmet Paşa Mahallesi'nde özellikle Kale İçi'nde yapılması gerekir. Bu sayede Belediye'nin arkasındaki atıl olan alanın hem düzeltilmesi hem de çarşı dediğimiz alanın bölgede büyümesi sağlanabilir. Vezirköprü'nün önemli problemlerinden birisi de ÇARŞI'nın küçük gelmesi. Eski alışkanlıkların devam ettiği alışverişlerde yeni bir ticaret kültürü üretilemeyen küçük yerleşim yerlerinde olduğu gibi Vezirköprü'de de çarşı olarak bilinen alan aslında küçük bir alanı kapsıyor. Bu çarşı bi...
  • Çocuğum Beni Çileden Çıkarıyor, Dövmemek İçin Kendimi Zor Tutuyorum

    14 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    Bazen çocuğunuza o kadar sinirlenebilirsiniz ki şöyle bi güzel pataklamayı aklınızdan geçirebilirsiniz. Sakın! Çocuğunuza biri el kaldırsa onun kapısına dayanırsınız. Şiddet çözüm sunmaz ve öğreticiliği yoktur, pişmanlık doğurur. Öfkeyi sakinleştirmenin farklı birçok yolu vardır. Çocukları dövmeden de durumu kontrol etmeniz mümkün. Öbür türlü çocuğunuz özgüveni kırılmış, bedeni zarar görmüş korkak veya hırçın bir çocuğa dönüşür. Çocuğumuz için yapabileceğimiz en iyiyi yapmaya çalışırız ve çocuğumuzun da bizim mücadelemizi görmesini, bizim için...