logo

İçimiz yanıyor..


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

Türkiye haftaya DEPREM ile uyandı.
Maalesef binlerce vatandaş hayatını kaybetti, daha fazlası yaralandı sevdiklerini kaybetti, evlerini işlerini, komşularını, tanıdıklarını, yolda geçerken selamlaştıklarını, kısaca hayata dair edindiklerini kaybetti.
İçimiz yanıyor.
Üzgünüz, kırgınız, kızgınız…
İnsanım diyerek bu olan bitene sessiz kalmak mümkün değil.
Binlerce insanı kaybettik..
Binlerce hayat hikayesi sona erdi, binlerce acı dolu yeni hayat hikayeleri yazıldı, yazılmaya da devam ediyor.
Sadece,
Vezirköprü’de sadece ikinci depremin etkisinin biraz hissedildiği halde insanları sokağa döken ve içlerinde korku yaratmasına neden olan sallantının kat kat fazlasının yaşandığı deprem bölgesinde, bu kış gününde çekilen eziyeti düşünmek bile insanın gözlerini yaşatıyor.
Yine de bu olaya duygusal yaklaşmanın değil, her zaman birlikte yaşamamız gereken bir gerçekle, depremle, akılcı başa çıkma yollarını aramak zorundayız.
Gün geçtikçe ortaya daha net çıkacaktır ama Türkiye olarak böylesi bir depreme hazır olmadığımız bir kez daha yüzümüze çarptı diyebiliriz. Bölgeden gelen yüzlerce video ve haberler insanların ne durumda olduğunu ve hazırlıksızlığımızı ortaya koyuyor.
Peki Vezirköprü hazır mı?
Bölgesel olarak düşünmesek de, Vezirköprü’de olası bir depreme hazır mıyız sorusu aklımıza gelmiyor değil.
Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın hemen dibimizden geçtiği, 1943 yılında büyük deprem yaşamış bir ilçe olarak acaba ne durumdayız?
Yeni hastaneyi fay hattının biraz altına yaparak önemli bir gerçeği ıskaladık ama bugün bu tartışmayı yeniden açmanın bir gereği yok.
Mesela olası bir depremde Vezirköprü’de Toplanma Alanları nereler, bilen var mı?
Pazartesi günü sallantıdan sonra insanların panik yapmadan binaları boşalttığını gördük, asansör kullanmadıklarını, sakin kalmayı başardıklarını…
Ancak dışarı çıktıkları binaların altında beklenmesinin tuhaflığını da geçemezdik.
Bireysel olarak hazır gibi dursak da, böyle bir felaketle yüz yüze geldiğimizde birlikte hareket etme refleksimizin daha önemli olacağını göreceğiz. Bunu da sağlayacak olan konuyla ilgili olarak yetişmiş görevliler olacaktır.
Bunu yaparken de, 1999 yılında bu yana toplanan yaklaşık 90 milyar liralık deprem vergisini kullanacaklardır.
Herşeyi bir kenara bırakarak yaşanan bu büyük felaketin içerisinde (fırsatçıları bir kenara koyarak) herkesin dayanışma içerisinde, yaraların sarılması için mücadele etmesi gerekiyor.
Kimin elinde ne, ne kadar gelirse..

Share
658 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

3+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Sosyal Ortamlarda Kaygı Yaşamak – Sosyal Fobi

    14 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Ruhsal Bozukluklar Tanı Kitabında, kaygı bozukluklarından biri olan sosyal fobi; toplumsal durumlardan kaçınmaya ya da yoğun bir korku ve kaygıyla sosyal ortama katlanmaya neden olur. Kaygı ise kaynağı bilinmeyen bir tehlikeyi bekleme veya tehlikeye hazırlanma olarak tanımlanır. Sosyal fobi yaşamak, sosyal bir hayatta yaşayan biz insanlar için epey zordur. Sosyal fobi yaşayan kişiler için bu zorluklar; karşılıklı konuşma, tanımadık insanlarla karşılaşma, diğerleriyle birlikte yemek yeme veya bir şeyler içme, topluluk önünde konuşma gibi duruml...
  • Tasarruf Tedbirleri

    12 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Tasarruf tedbirleri kapsamının Vezirköprü'deki işleyişi o kadar ilginç ki, İlçenin en önemli merkezlerinden birindeki eski Öğretmenevi binası aylardır hem de harabe şekilde duruyor. Ne düzeltilerek bir iş için kullanılıyor, ne de yıkılarak otoparka katılıyor. Vezirköprü'de geçtiğimiz hafta okulların da açılmasıyla piyasa hareketlendi. Yaz aylarının sıcak geçen günlerinin beraberinde getirdiği ekonomik durgunluk nedeniyle sıkıntılı günler geçiren esnaf bu hareketlilikle biraz olsun ümitlendi. Özellikle ilçe merkezinde okulların açılmasının ...
  • Okula Gitmeye İsteksizlik

    07 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Hem yaz tatilinin serbest zamanlı geçmesi hem de okulun kuralları beraberinde getirmesiyle birlikte çocuklar okula yönelik isteksizlik duyabilirler. Bu durum gayet normaldir. Çocuk isteksizliğini belirttiğinde aileler bu isteksizlik karşısında endişelenebilirler. Sadece çocuklar değil yetişkinler de uzun ara verdikten sonra bir işe geri dönerken ya da başlarken isteksizlik duyabilirler. Çocuğun olumsuz duygusunu hemen geçmesini beklemeden ağırlayabilmek önemlidir. Böylece size olumsuz durumla ilgili bahsetmekten kaçınmayacak kendiyle ilgili dür...
  • Tarihi okumak gerekir..

    04 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'nün bugününe baktığımızda genel olarak idarecilerin ilçe adına önemli işleri yapmak noktasında gerekli çalışmalar için yeterli gayreti gösteremediklerini düşünüyorum. İnsanoğlunun binlerce yıllık tarihini düşününce içinde yaşadığımız zamanın ne kadar az olduğunu daha iyi kavranıyor. Yaklaşık 12 bin yıllık Göbeklitepe tarihle ilgilenenlere kartların yeniden dağıtılmasını sağlayacak olan geçmişiyle daha derin düşünmemizi sağlıyor. Bunca yıllık tarihin içine çağlarının modernizasyonuna ayak uyduramayan toplumların, halkların, mede...