logo

Son dört gün!..


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

Seçimlerde kim nereye oy vereceğini büyük oranda belirlemiş gibi. Artık pazar gününü bekleyerek toplam sonucu göreceğiz.

Pazar günü Türkiye için önemli bir gün.

Hem Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanını hem de 28. dönem Milletvekillerini seçmek için sandık başına gideceğiz.

Yüksek Seçim Kurulu’nun açıklamalarına göre 14 Mayıs Pazar gece yarısına kadar Türkiye’nin yeni Cumhurbaşkanının kim olacağı belirlenmiş olacak.

Milletvekillerinin seçilme heyecanı daha uzun sürecek, aralarında Vezirköprü’den Bağımsız aday olan Mustafa Çoban’ın da olduğu bağımsız adaylar ise en uzun süre sonucu bekleyenler olacaklar.

Seçimlere dört gün kaldı.

Bu seçimde hazırlıklar başladığı gibi, önceki seçimlere göre daha az yoğunluklu geçiyor.

Vatandaşın seçimlere ilgisizliği hemen herkesin gördüğü, konuştuğu bir durumda. Seçim arabalarının sesinin yükselmesi dışında seçimlere sessiz girildiğini söyleyebiliriz.

Gittikçe gerilen bir adaylık süreci yaşandığını söylemek de mümkün.

Sonuç olarak görüştüğümüz hemen herkes şu ya da bu şekilde kararını vermiş görünüyor.

Artık sadece seçimlere gidip oy kullanıp sonuçlarını görmek kaldı gibi.

Milletvekilliği seçimlerinden daha çok Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin önemsenmesi ya yeni sistemin vatandaşlarca da benimsenmediğini, ya da milletvekilliğinin öneminin artık azaldığının yine vatandaşlarca görülmesinin bir sonucu olduğundan diyebiliriz.

Bakanlar kurulunun Meclis’ten ayrı işlemesi nedeniyle halkın seçtiği milletvekillerinin, cumhurbaşkanının atadığı bakanlarla görüşememesi, halkın taleplerini iletememesi nedeniyle de milletvekilliği seçimleri gerekli önemi görmüyor.

Ancak yine de, milletvekilliği sandalye sayısının Meclis’ten çıkacak kanunlar kadar verilen önergelerin kabulü/reddi bakımından da önemli.

Yine de hemen her partide açıklanan milletvekilliği sıralamalarına karşı sesler çıktığını duyuyoruz. Herkesin kafasındaki listelerin partilerin açıkladığına uymadığını söyleyebiliriz.

Bu durumun ne kadarının seçim sonucunu etkileyeceğini de Pazar günü göreceğiz.

Bir de seçim fıkrası

Ancak listelerin belirlenmesi şuna benziyor:

Bir otele ‘tam pansiyon’ gelen İstanbullu turist 2. günün sonunda isyan etmiş: “Acente bize, demiş, ‘Yemekte seçim serbest!’ demişti. Oysa iki gündür hamsiden başka bir şey yok menüde. Nerede serbest seçim?”

Otelci pişkin pişkin açıklamış:

– İster yersiniz, ister yemezsiniz, demiş, işte size serbest seçim!.. Ben size yemek zorundasınız mı dedim?..

Share
1090 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

5+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Engellenen hizmetler neler?

    09 Temmuz 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprülü olarak soruyorum: Ali Faik Çamurcu'nun işaret ettiği ve Vezirköprü'ye yapılması için çalışıldığı halde Samsun İl Başkanlığı tarafından ısrarla önlenen hizmet veya hizmetler nelerdir? Geçtiğimiz haftanın en fazla konuşulan konularının başında Ali Faik Çamurcu'nun partisinin ilçe başkanlığından istifası geliyordu. Öncelikle sebebi kısaca geçiştirildi, arkasından yeni İlçe Başkanının kim olacağı tartışmalarına geçildi. Oysa ki, sebebi Vezirköprü adına çok önemliydi. Her zaman, iktidardaki partilere yeni başkan olmak isteyenlerin...
  • Küçük Sanayi Sitesi

    02 Temmuz 2025 Köşe Yazıları

    Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin ve Vezirköprü Belediye Başkanı Murat Gül'ün Vezirköprü'de bir sanayi sitesi yapılması için destek vereceklerini açıkladıklarını biliyoruz. Ancak bu sözde kaldığı sürece ilerleme yaşanması mümkün değil. Vezirköprü'de hiçbir iş kolay olmaz. Görüyoruz ki, Küçük Sanayi Sitesi yapımı da kolay olmayacaktır. Vezirköprü'ye 40 yıldır hizmet veren Küçük Sanayi Sitesinin artık yetmediği gün gibi ortada. Bu durumdan hem sanayide kendisine dükkan bulamayan özellikle yeni iş yeri açan ya da büyümek isteyen esnaf şikayet...
  • Gizli Saldırgan Davranışlar

    28 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    İçimizde bir yerlerde görünürde her şey iyi olsa bile huzursuz hissettiğimiz durumlar vardır. Mesela bir arkadaşımızla aramız iyidir ama onun yanındayken farkına varamadığımız bir gerginlik yaşarız. Bu gerginliği arkadaşımıza daha iğneleyici olarak, anlattıklarını şakaya vurarak farklı şekillerde gösterebiliriz veya anlattığı şeyleri dinleyemeyebiliriz. Burada o kişiyle ilgili hissedilen veya başka bir durumu bize hatırlatan gerçek olumsuz bir duygu vardır. Biz bu duygunun ne olduğunu bazen bulamayız bazen kendimize itiraf edemeyiz. Duygular is...
  • Psikolojik İlk Yardım Sunabilmek

    26 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    Hayatta güzellikler olduğu kadar afetler, kazalar, kayıplar, şiddet olayları gibi zorluklar da vardır. Herkesi ilgilendiren toplumsal olaylar, örneğin bir salgın durumu, kendi hayatımızda yaşanan bir kriz durumundan daha önemli veya önemsiz değildir. Örneğin; sınava giren bir öğrenci, belki 4 yılını belki tüm hayatını geçireceği bir sınava her gün girmiyordur. Ona şunu diyemeyiz değil mi:” Savaşlarda insanlar ölüyor senin sınav kaygın ne ki?” Bu yazıda psikolojik ilk yardım sunabilmeyi öğreneceğiz. Başlayacağımız ilk yer acılarımızı kıyaslamam...