Son Dakika
60 yıldır, kah bizzat seçim çalışması yaptım. Kah seçim çalışmalarını izledim.
Sayın Bülent Ecevit, Erdal İnönü, Deniz Baykal’la onların seçim otobüsleri ile seçim çalışmalarına katıldım.
Sayın Süleyman Demirel, Prof. Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş’i ise dışarıdan yakından bizzat izledim.
Doğrusu ya, bu dönem gibi ne lider gördüm ne de böyle topluma, karşı partililere hakaret eden, ayrıştırıcı, toplumu birbirine karşı kışkırtan ne bir lider gördüm ne de böyle bir seçim çalışmasına tanık oldum.
Sayın Erbakan’ın en ağır eleştirisi “sizi gidi sizi anahorlar” deyimini kullanmıştı. Bu cümlesi bile birçok eleştiri almıştı.
Bir defasında da Tokat’ın Niksar ilçesinde ülkücüler Ecevit’e taşlarla, sopalarla saldırmışlar ve “katil Ecevit” diye slogan atıyorlardı. Bu söze çok sinirlenen Ecevit göstericilere hitaben “Bu sözü bana birde Rum gençleri söylediler” demiş yani ülkücüleri Rum gençlerine arka çıkmakla suçlamıştı.
Ecevit’in haklı olarak böyle bir tepkisi de uzun yıllar eleştirilmişti. Peki; Şimdi liderlere şöyle bir bakalım. Örneğin Ak parti lideri Sayın Tayyip Erdoğan, tarafsız olacağına dair “Namusum ve şerefim üzerine yemin” ettiği halde, meydanlarda, karşı parti liderlerine, yer yerde vitesten atarak başka görüşte olanlara yapmadık hakaretler bırakmadı.!..
– Zillet, illet, çamur, hain” daha da ileri giderek “kaçacak delik bulamayacaksın, hapiste zaman dolduranları görüyorsun” diyerek hapse attırmakla” tehdit edilmeler, etmeler.
Ülkede hukuk çalışmıyor ki, o yaparsa cumhurbaşkanı sıfatı taşıdığı için söyledikleri suç olmuyor. Karşı partiler nefes alsa suç oluyor. Örneğin, dükkanda oturan bir grup insana, birisi dışarıdan saldırıyor, insanları yaralıyor. Hakaret ediyor, cam çerçeveyi dağıtıyor.
Sonuçta dükkanda otururken saldırıya uğrayan, yaralanan, hakaret gören, camı, çerçevesi kırılan insanlar karakola götürülüyor, mahkemeye çıkarılıyor, cezalandırılıyor. Saldıran elinin kolunu sallayarak cam, çerçeve kırmaya, insanlara hakarete ve yaralamaya devam ediyor. Devletin tüm imkanlarını kullanılıyor. Baş vuracak hukuki makam yok. Bu ne biçim hukuk, ne biçim ülke?.!..
VEZİRKÖPRÜ’DE SEÇİMLER
Seçimlerden önce Belediye başkanı sayın Sadık EDİS’e söylemiştim. Sayın başkan senin seçim çalışması yapmana gerek yok. Belediyenin önüne sandalyeyi koy otur. Gelene, geçene çay ısmarla, selam al, en az %80 oy alırsın demiştim.
O, beni dinlemedi, gece gündüz seçim çalışması yaptı. Buna rağmen halkın tepkisini çeken sayın Mustafa Demir’e kendi aldığı oy kadar alamadı.
Sayın Sadık Edis, genel başkanı gibi halkın yarısına terörist demedi, hain demedi. Dini yerli yersiz kullanmadı, onun içinde hiçbir kesmin tepkisini çekmedi. Ama gel gör ki; %77 oy aldı.
Demek ki halka hakaret etmeyeceksin. Karşıdaki partileri hakir görüp, hakaret etmeyeceksin, halkın gönlünü kazanacaksın, o zaman halk seni bağrına basıyor.
Halkımız ne demiş, “insan ne yaparsa kendi için yapar.” “Kemsöz sahibine aittir.”
Halkımız ne söylerse doğru söyler.
2019 seçim sonuçları ülkemize, ulusumuza hayırlar getirsin. Türkiye kimsenin babasının çiftliği değildir. Hepimizin geçmişlerinin kanı ve gözyaşı vardır, bu topraklarda.
NOT: Bizim gayri resmi yaptığımız hesaplara göre Ak Parti 24, CHP’de 1 Belediye meclisi üyesi ile temsil edilecek.
İl temsilcilerinin tamamı Ak partiden olacak.!..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
02 Ekim 2024 Köşe Yazıları
28 Eylül 2024 Köşe Yazıları
25 Eylül 2024 Köşe Yazıları
21 Eylül 2024 Köşe Yazıları