logo

İŞ – AŞ – ÖZGÜRLÜK


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

1950’den sonra Cumhuriyet’in ve Atatürk ilkelerinin temel ayarları bozulmuş, giderek üretim ve sanayileşme terk edilerek her alanda dışa bağımlılık egemen kılınmaya başlanmıştır.
Bu durum 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra özelleştirme modası Cumhuriyet’in kazanımları ne varsa “babalar gibi satılarak” halkın elinden alınmış, vahşi kapitalizmin elinde çarçur edilmiştir.
Üretim araçları böylece elinden alınan halk vahşi kapitalizmin insafına ve kucağına terk edilmiştir.
Bu durum kırsaldan büyük kentlere göçü getirmiş, plansız, çarpık kentleşmeyi oluşturmuş. Köyden kente göç ederken daha rahat yaşayacağını uman büyük bir kesim kentte aradığını bulamamış daha da zor bir yaşamın içine düşmüştür.
Büyük kentte iş bulurum, aş bulurum, sağlıktan daha kolay yararlanırım ve çocuklarımı okuturum umuduyla köyünü terk eden bu insanlar aradıklarını bulamamışlar daha da güç koşullarda yaşamlarını sürdürmek durumunda kalmışlardır.
Bugün başta İstanbul olmak üzere büyük kentlerin ulaşım, sağlık, eğitim sistemi bu göçler nedeniyle tabiri caizse çökmüştür.
İnşaat sisteminin de tıkanması nedeniyle büyük kentlerdeki işsizlik içinden çıkılamaz boyutlara ulaşmıştır.
Yaptıkları yanlış uygulama ülkeyi bu olumsuz noktaya getiren hükümetlerin bu politikalarla ilacını, acil aşısını bile temin edilemez hale getirdikleri bu ülkeyi düzlüğe çıkarmasını beklemek hayalden öteye gitmez !…
Acımasız kapitalizmden vazgeçecek, devletin ekonominin baş aktörü olacağı bir yapıya kavuşturacak, özelleştirilen kamu mallarını yeniden kamunun yapılarak fabrika ayarlarına dönmekten başka bir çözüm yolu beklemek hayal olur.
Samsun’dan Adana’ya bir hat çekerek yatırımların bu bölgelere kaydırılması üniversiteler, sağlık kurumları ve fabrikalarla İç Anadolu ve Güneydoğu’nun cazip hale getirilmesi şarttır.
Ankara’nın içi boşaltılarak İstanbul’a taşınan finans merkezleri ve genel müdürlüklerin hiç zaman geçirilmeden Ankara’ya yeniden taşınması önem arz etmektedir.
Cumhuriyet’in ve Atatürk’ün ekonomi politikaları incelendiğinde yatırımların Anadolu’ya nasıl dağıldığını göreceksiniz?
Allah korusun İstanbul’da bir yıkıcı deprem veya savaşta ağır bir saldırı olduğunda Türkiye’nin nasıl çökeceğini tahmin edebiliyor musunuz ?…
İsmet Paşa’nın ikinci dünya savaşında kutsal emanetleri bile trenle Anadolu’ya kaçırdığı bilinir.
Kısacası İstanbul’a çılgın projelerden kaçınılmalı, çılgın projeler Anadolu’da yerler seçilerek oralarda uygulanmalıdır.
Aş, iş, özgürlük ve insanca yaşam için kapitalizm değil halkçılık…

Share
224 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

8+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Ayıp olmasın!

    27 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Psikolojide birey kavramını çokça kullanıyoruz. Birey olmak hayatımızın kontrolüne sahip olmak ve dünyaya hani potansiyelle geldiysek onu gerçekleştirme uğraşlarımızı içeriyor. Bu kitabi tanım her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü biz dünyaya bazen ailemiz yalnız kalmasın diye bazen ebeveynlerimizin çocuk sahibi olma yaşı geldiği için de gelebiliyoruz. Her zaman değil ama çoğu zaman kendi isteklerimizden çok topluma uyum sağlamış olmayı tercih ediyoruz. Çünkü uyum sağlamak yaşamı kolaylaştırıyor bizi diğer insanlara yakınlaştırıyor. Diğer ...
  • Çok vaktimiz olmasa da, fırsat vermeliyiz!

    24 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    “23 Nisan, Türkiye için milli tarihin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.”                                                                                                                         M. Kemal Atatürk.. İlçede siyaset hemen her gün yeni bir gündemle çalkalanırken günlük olayların etkisi uzun sürmüyor. Geçtiğimiz günlerde yaşana fırtına olsun, Tokat merkezli depremin ilçede hissedilmesi olsun, ya da Vezirköprü'de rastlanmayan molotoflu saldırı olsun etkisini kısa sürede kaybetti. İnsanların asıl konuştukları ya da konuşmayı...
  • Ergenlik Dönemini Anlamak

    20 Nisan 2024 Köşe Yazıları

      “Ergen” kelimesi sanki biraz olumsuz çağrışımlar taşıyormuş gibi dursa da büyüme anlamına gelir ve çocukluktan çıkışı, yetişkinliğe atılan adımı temsil eder. Kızlarda 10-11 yaş itibariyle erkelerde ise 11-12 yaş itibariyle ergenliğe adım atılır. Kişiden kişiye daha erken ya da geç olabilir. Çocukta biyolojik değişikliklerle birlikte duygusal değişiklikler de görülmeye başlar. Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğundan birey ne tam çocuk olabilir ne de tam bir yetişkin. Bireyin kendini anlamaya, dış dünyaya karşı duruşunu belirlemeye ba...
  • BAZI PARTİLER UZATMALARI MI OYNUYOR?

    17 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Bir Filozof şöyle söylüyor; “Güneş batarken gölgeler uzar” Son yerel seçimlerin bize bazı hatırlatmaları oldu. Geçmişte de önü alınamaz partiler vardı. Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi, Ecevit'in DSP'si gibi. Anavatan Partisi bir yerel seçimde Türkiye'de birçok belediyeyi kaybetti. Hatırladığıma göre Karadeniz'de sadece Vezirköprü  (rahmetli Bekir Hoca) kalmıştı. Yine sağın en güçlü partilerinden rahmetli Demirel partisinin başına ne yediği belirsiz Tansu Çiller gibi biri getirildi. Bu hanım partiyi de, ülkeyi de hatta siyaseti de kirle...