logo

Neden Psikolojik Destek Almalıyım?


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

İnsan hayatı çeşitli dönemlerden oluşur.
Bu dönemler bebeklik, çocukluk, ergenlik yetişkinlik ve yaşlılık olarak devam eder.
Bu dönemlerde de bazen öğrenmemiz gereken beceriler, çözülmesi gereken problemler vardır.
Bazen çocukluk döneminde okula başlama çocuklar için zor olabilirken bazen ergenlik döneminde birey kimlik karmaşası yaşabilir.
Bazen yetişkin bir birey, evlilikle iş hayatıyla ilgili sorunlar yaşayıp, işin içinden çıkamaz halde bulabilir kendini. Bazen de yaşlılıkta hayatın boşa geçirildiği hissi, kendimize yabancılık ve ölümle ilgili karamsar senaryolar çizdirebilir insana.
Kimse bizim yerimize sorunu çözmez. Kişiler kendi sorunlarını kendileri çözerler. Bazen aile içinde öğrendiğimiz kalıplardan, geçmiş yaşantılardan dolayı şu anki hayatımızda işe yaramayan ama önceden işe yaramış destek sistemlerini kullanmaya devam ettiğimiz görülebilir.
Örneğin tartışmaların yoğun olduğu ailede büyüyen çocuk sorun çıkmasın diye kendiyle ilgili paylaşımları çok yapmamış olabilir fakat evlendiği kişi kendisiyle paylaşılmayan konularla ilgili değersizlik duygusu yaşabilir gibi. Bir başka bizi güçsüz hissettiren durum; var olan sorunları kişiliğimize yansıtırız.
Hâlbuki sorun bizim dışımızda bir şeydir ve çözüm kendimizi sürekli eleştirmek, sürekli ortama uydurmaya çalışmak, kendimizi olduğumuz kişiden farklı göstermek değildir. Psikolojik destek alan kişi olumlu olumsuz yönlerinin farkına varır ve işlevsel beceriler geliştirir.
Bazen de sorun sadece destek alan kişinin sahip olduğu bir durum olmaktan çok çevreyle ilgili olabilir. Özellikle ailede bazen birey ihmal edilmiş olabilir, istismar edilmiş olabilir. Danışan çocuksa bu durumda çocukla görüşmeler sonrasında çocuğun ihtiyacı aileye iletilir. Eğer danışan yetişkinse, var olan şemaları incelenerek daha çözüm odaklı şemalar kullanılır.
Şemalar bizim küçüklükten itibaren dünyayı algılama şeklimizdir.
Genellikle de dünyayı nasıl bir yer olarak algıladığımız karşılaşacağımız durumları da belirleyebilir.
Mesela şeması, dünya acımasız bir yer olan birisi için daha zor işlerde çalışma, daha kontrollü güvensiz ilişkiler görülebilir. Bazen de beklenmedik olaylar karşısında nasıl tepki vereceğimizi bilmeyebiliriz.
Bu durumlar yas olabilir, taciz vakaları olabilir, şiddet olabilir, aldatılma, aldatma olabilir, Herhangi bir sağlık sorunu olabilir.
Böyle durumlarla karşılaştığımızda, o kadar yoğun duygular içinde oluruz ki adeta düşünce sistemimiz çöker. Güne başlamak ve sürdürmek çok zor gelir. Yaşadığımız zor olaylar karşısında kullanılan tekniklerle danışanın süreçle ilgili konuşması desteklenir. Bize öncelikle iyi gelen şey tabii ki duygularımızı ifade etmek anlatmaktır.
Psikolojik destek her ne kadar TV, sosyal medya gibi ortamlara artık normalleşse de bazen kişiye zor gelebilir.
Bu zorluk anlaşılabilir çünkü kendimizle ilgili olumlu olumsuz yönlerin konuşulması zor olabilir. Diğer taraftan konuşulmayan durumlar kişide duygusal baskılama oluşturup daha olumsuz etkilere sahip psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir. İlaç kullanımı şart olabilir.
İlaç kullanımı ise genelde yoğun duygu durumları yaşayan kişilerde duyguların düzenlenmesi amaçlıdır.
Duygusal olarak iyi hisseden bireyler karşılaştıkları problemlerde de daha çözüm odaklı bakabilirler. Fakat ilaç tek başına sorunu çözmez. Sorun yaratan durum kişiyle veya çevreyle ilgili olabilir.
Hem birey hem çevrede değişmesi gereken yönler için uzman desteğine başvurmak normaldir.
Uzman desteğine başvurmak da deli olduğumuz anlamına gelmez.
Her sorun beraberinde bir çözüm getirir veya çözülmeyen sorunlar kabullenme dediğimiz durumu barındırır, her iki durumda da bizi güçlendirir. Başımıza gelen sorunlarda ne yapılabilir diye düşünmek ve kendimize özşefkat göstermek önemlidir. Arada inişler çıkışlar olabilir. Unutma hayatın içinde en değerli kişi sensin.

Share
1161 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

1+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yetkililer çalışıyorlar

    17 Aralık 2025 Köşe Yazıları

    Büyükşehir yasası ile özellikle hizmet alanlarının bir kısmı Samsun'a bağlanan Vezirköprü'de (SASKİ haricinde) Samsun Büyükşehir ile ilgili birim bulmak daha doğrusu muhatap bulmak oldukça zor. Vezirköprü'nün Samsun'a bağlı olmasından kaynaklanan hak mahrumiyetlerini değerlendirirken, Büyükşehir Yasası ile birlikte İlçedeki bazı işlemler de Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülmeye başlandı. Oysa Büyükşehir olan Samsun'a bağlandığı için Vezirköprü ekonomik olarak birçok avantajı elinden kaçırdı, kaçırıyor. Büyükşehir Yasası ile öze...
  • Yas Sürecinde Yaşadıklarımız

    13 Aralık 2025 Köşe Yazıları

    Hayatta hepimiz kayıplar yaşarız. Bu kayıplar sadece ölümle olan kayıplar da olmayabilir. Bir uzvun kaybı, ayrılıklar, yeni bir seçimle eski düzenin kaybı gibi pek çok kayıp olabilir. Ölümle olan kayıplar kendi ölümümüzle de yüzleşmemizi sağlar. Hepimizin bu dünyada sınırlı bir süresi olduğu, bizim de bir gün öleceğimiz gerçektir. Yas süreci parmak izimiz kadar bize özeldir. Kimimiz paylaşmak ister, kimimiz kendi içinde yaşar. Bunun doğrusu yanlışı yoktur. Bu süreçte eşlikçilere ihtiyaç duyarız. Yani bizim ihtiyacımızı karşılayabilecek destek ...
  • Vezirköprü’de kaç kaz var?

    10 Aralık 2025 Köşe Yazıları

    Bu İlçede yapılan "Kaz çevirmesi lezzetinin", Havza ve Kavak'tan farklı olduğunu Vezirköprü'de yiyenler bilirler. Hangisi daha güzel tartışmasına girmeyeceğim ama Vezirköprü'de yapılanın hem daha otantik hem de daha lezzetli olduğu yiyenler tarafından söyleniyor. Vezirköprü ise elindeki değerlere sahip çıkmamaya devam ediyor. Vezirköprü'de turizmin gelişmesi için çalışmaların yetersizliğine defalarca değindik. Turizm açısından bakıldığında elimizdeki değerlerin oldukça fazla olmasına rağmen geliştirememiz anlaşılır değil. İlçenin turizm ü...
  • Seracılık desteklenmeli

    03 Aralık 2025 Köşe Yazıları

    Bir dönem (idarecilerimizin özellikle öne çıkardığı ve desteklettiği için) parlayan ve aynı hızla sönen yatırım araçlarından biri olarak söyleyebileceğimiz seracılık Vezirköprü'de üzerinde durulması gereken konulardan birisidir. Dünyada iklim değişiyor. Küresel ısınma denen ve geçen gün dünyayı biraz daha etkisi altına alan iklim değişikliğinden Türkiye'de etkileniyor. Bu durumun önümüzdeki çok da uzak olmayan yıllar içinde Karadeniz Bölgesi'nin Akdeniz ile eşdeğer hale geleceğini iddia eden bilim insanları var. Burada özellikle kastedilmeye...