logo

31 Ağustos 2024

Öfkeli Ebeveyne Sahip Olmak


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

Öfke duygusu hepimizin içinde var olan ve öfkeyi oluşturan bir durum olduğunda bize bir süre eşlik eden bir duygudur. Öfkelendiğimizde; hoşa gitmeyen, tehdit olarak gördüğümüz bir durum vardır. Öfke işlevsel bir duygudur ama sağlıklı yaşanmadığında kendimize ve diğerlerine zarar verebilir. Öfkeyi sağlıklı yaşamak derken; öfkelenmemeye çalışmaktan, susmaktan, hiçbir şey olmamış gibi yapmaktan bahsetmiyoruz. Öncelikle bizi yoğun öfke haline getiren durumları, bedenimizdeki farklılıkları değerlendirerek başlamak önemli olacaktır çünkü 10 üzerinden 9 öfke sahibi olan birisi 10 üzerinden 5 öfkeye sahip olan birine göre daha zor sakinleşecektir. Yani öfkeyi en şiddetli haline gelmeden durdurmak önemlidir. Öfke bir enerji oluşturduğundan dışa yansıtımı farklı farklı olabilir. Ses tonumuzun yükselmesi normal olsa da bağırmak, güç kullanmak, eşyalara zarar vermek bu enerjiyi atmanın sağlıksız yollarıyken; nefes egzersizi, yürüyüş, ortam değiştirme, güvendiğimi kişilerle konuşma gibi çözümler hem öfkeyi azaltmada hem de öfkenin sağlıklı yansıtılmasında en etkili yollardır. (Lütfen nefes egzersizi gibi çalışmaların etkisini hafife almayın, gün içinde mutlaka kullanın!)
Yine diğer duygular gibi öfkeyi de en olduğu haliyle yaşayabileceğimiz yer evimiz, ailemizdir. Yetişkin olduğumuzda diğer insanların duygularına eşlik ederiz ama çocuk halimizle ebeveynlerimizin duygu durumlarından kendimizi sorumlu tutarız. Ebeveyn çocuğa öfkesini sağlıksız yansıttığında (bağırmak, suçlamak, çok sert bir dille uyarmak) çocukta olan durum; korku, utanç hatta kaygı olabilir. Çocuk, çocuk olma halini yaşamak yerine anne ya da babası öfkelenmesin diye davranışlarını düzenlemeye başlayabilir. Bunda ne var, hem ailenin işi kolaylaşır gibi düşünürseniz; bu durum çocuk için bir sorun durumudur ve çocuklukta baskıladığı bu sorunlar hayatının diğer dönemlerinde çok yüksek ihtimalle daha zor problemler olarak karşısına çıkar. Bazı çocuklar öfkeyle karşılaşmamak için kendini gizleyip varla yok arası bir birey haline gelebilirler. Çocuk olmanın doğallığı yerini, çocuğun kendini korumaya çalışmasına bırakabilir. Bazı çocuklar daha kolay baş etmek için öfkeyi yüceltebilirler. Bu durum çocuğu bir zorba haline getirebilir. Böylece aile, çocuğa sağlıksız bir ortam sunmuş olur Halbuki evimizin, özellikle bir çocuk için, dünyadaki en güvenli kurum olması beklenir.
Öfkesini kontrol edemeyen anne ya da baba, öfke duygusu geçtikten sonra o yoğun duygu durumunda olanlardan genellikle pişman olur. Eğer o yoğun duyguya çocuğu maruz bırakmışsa bu sefer de telafi etme çalışmaları başlar. Genelde babalar, “Ben babayım arada kızarım ama her şey sizin için, canım evladım.” dediğinde çocuk, babam aslında iyi bir baba, ben onu sinirlendirmemeye çalışayım diyerek kendi davranışlarını dikkatli hale getirir. Gelin görün ki birinin yoğun öfkesiyle karşılaştığımızda tekrar buraya çıkabilmesi mümkün gözüyle bakılır ve sürekli dikkat etmemiz gereken bir durum oluşur. Orada kendi olduğumuz halimizde olmak zordur.
Tüm bu psikolojik yıkımlarına rağmen öfkenin sağlıksız yaşanması dizi ve filmlerde maalesef ki yüceltiliyor. Üstelik öfkesiyle korku salmaya çalışıp saygınlık oluşturmak isteyen kişilerle de karşılaşabiliyoruz. Halbuki saygıyı korktuğumuz için değil örnek aldığımız için hayranlık duyduğumuz için gösteririz.
Çocukluğumuzdaki öfkeli ebeveynle yaşamış olmanın getirdiği zorlukları çalışmazsak kendimizi sürekli birinin duygusundan sorumlu halde bulabiliriz. Bu kişiler eşimiz olabilir, arkadaşlarımız olabilir, patronumuz, amirimiz olabilir. Hepimiz önce kendi duygu durumumuzdan sorumluyuz. Yetişkinler bunu yapar. O yüzden de ebeveynlerimizin iyi bir yetişkin olması önemlidir.

Share
612 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Kenevirde başa dönüldü

    30 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Bugün; defalarca ekip ürününü teslim edip parasını alamadığı için  mutsuz olan kenevir üreticisi, beklediği teşvikleri göremediği için mutsuz olduğunu düşündüğümüz sanayicisi ve kenevir başkenti olma hayali de suya düşen mutsuz bir Vezirköprü halkı var... Bahar aylarını gelmesi ve tarlaların yeşillenmeye başlamasıyla birlikte doğanın rengarenk duruşu hemen herkesin içinde bir uyanışı da getirir. Tarım İlçesi olan Vezirköprü'de özellikle son yıllarda ayçiçeği tarlalarında özçekim yapan insanların sayısında artış olduğunu görüyorduk. Bugün ay...
  • Çocukları Hastaneye Götürmenin Psikolojisi

    26 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Hastaneler, yolumuzun düşmesini pek istemesek de iyileştiğimiz yerlerdir. Herkesin hastaneye ihtiyacı oluşabilir, tabii çocuklarımızın da. Çocukların hastane sürecini kolaylaştırmak için dikkat etmemiz gereken en önemli noktaları bu yazıda açıkladım. Bu kolaylaştırmaya çocukları iğneyle, doktorla korkutmayarak başlayabiliriz. Hastaneler iç açıcı yerler tabi ki değiller ama çocukların yanında hastanelerle ilgili olumsuz konuşmalar hastanelerin çocuk tarafından korkutucu algılanmasına neden olur. Ailelerin hastaneye götürdükleri çocuklarını hast...
  • Tarım ve Turizm gelişecek ama..

    23 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Kunduz Yağlı Güreşlerinin Türkiye Yağlı Güreş Ligi'ne girmesiyle de bu yıldan sonra Türkiye'de adını daha fazla duyuracak bir ilçe olmasına rağmen, elindekileri turistik bir markaya dönüştürme kapasitesini bir türlü yakalayamadı. Nihayet tarım ilçesi Vezirköprü'ye İlçe Tarım Binası yapılacak. Daha öncesinde de Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan'ın söz verdiği ve Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nden de protokol imzalamak için yetki aldığı Vezirköprü İlçe Tarım Müdürlüğü Hizmet Binası yaplacaktı diyebilirisiniz. Ancak, Vezirköpr...
  • Kim Bu Narsistler?

    19 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Hatası karşısında özür dileyemeyen kişilerle ömür mü geçer? Hepimizin sık duyduğu ”narsist” kelimesini bu yazıda a'dan z' ye incelemiş olacağız. Narsistin kelime anlamı “özseverlik” olsa da bu anlam biraz masum kalabilir. Kendimizi sevmek, kendimize değer vermek her insan için önemli bir konudur. Narsistlerde bu durum ise kendilerini sürekli öncelik almak, büyüklenmeci, kibirli bir tutum sergilemek, eleştiriye kapalı olmak gibi kendilerinin iyi yönlerini abartmak kendilerinde olan olumsuzlukları da görmezden gelmeye yöneliktir. Diğerlerini sü...