logo

08 Mayıs 2019

Anlaşmalı Boşanma Davası


Murat Gül
avukatmurat55@gmail.com

Anlaşmalı boşanma davası, evliliği sonlandırmak isteyen tarafların, boşanmanın tüm sonuçları hakkında özgür iradeleriyle anlaşarak evlilik birliğini sona erdirmeleri için açılır. Bu dava en az 1 yıl süren evliliklerde, eşlerin mahkemeye birlikte başvurması ya da eşlerden birinin açtığı davayı diğerinin kabul etmesi hâlinde söz konusu olur.
Kanun hükmüne göre, yukarıda belirtmiş olduğumuz durumlarda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, taraflar da boşanmada anlaşmışsa evliliğin sürdürülmesinin manasız olduğu kabul edilir. Bu gibi durumlarda hakimin boşanmaya karar verebilmesi için tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.
Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davasından farklı olarak bazı şartları taşıması halinde açılabilecektir.
Anlaşmalı boşanma davası açmak isteyen taraflar, en az 1 yıllık süre ile evli kalmış olmalıdırlar. Bu 1 yıllık sürenin başlangıcı ise resmi nikahın yapıldığı gündür. İmam nikahı ile yapılan evlilikler bu hükmün dışında kalmaktadırlar.
Hakim, boşanmak isteyen tarafları bizzat dinlemelidir. Boşanma, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğu için boşanma avukatının tarafların yerine geçerek boşanma iradesini açıklaması mümkün değildir.
Tarafların, hakime sunmuş oldukları anlaşma protokolündeki; tazminat, nafaka, velayet gibi konuların hakim tarafından uygun bulunması gerekir. Hakim gerek görürse bu şartlarda değişikliğe gidebilir. Hakim anlaşma üzerinde değişikliğe giderse, anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi için; tarafların, yapılan bu değişikliği kabul etmeleri gerekir. Taraflar bu değişiklikleri kabul etmezlerse, dava çekişmeli boşanma davasına döner.

Share
675 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yer seçimi oldukça önemli

    19 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    TOKİ için seçilen ve Cezaevi'nin yan tarafında kamulaştırılacak alanın İlçe Merkezi'nden oldukça uzakta olduğunu kaydeden vatandaşlar, daha iyi bir seçim yapılabileceğini  iddia ediyorlar. Yapılması planlanan Emniyet Müdürlüğü ve Hükümet Konağı yeni binalarının da eski hastane arsasına yapılmasına sıcak bakmadılarını da ekliyorlar. Vezirköprü'de yapılması planlanan işlerin özellikle yerleri tartışılmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Vezirköprü Belediye Başkanı Murat Gül'ün TOKİ'nin yapacağı konut sayısının artacağı açıklamasının ardından ...
  • Ailem Yaşlanıyor

    15 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    İnsanlar için en zor duygulardan biri de, yaş aldıkça vücudun belli fonksiyonları gerçekleştirirken zorlanmasıdır. Bunu kabul etmek de bir yas süreci yaşamak anlamına gelir. Vücuttaki değişikleri kabul etmek, ölüme hazırlanmak, arkada bıraktıklarımıza bakmak bir hesaplaşma içerir. İyi bir hayat yaşadım mı, sorusuna verilen cevap evet olduğunda yaşlılık daha kolay kabul edilirken, iyi bir hayat yaşamadım cevabı kızgınlık, üzüntü, umutsuzluk gibi olumsuz duyguları hissettirebilir. Etrafımızdakilerin yaşlandığını görmek de bir o kadar zordur. Ken...
  • Güzelleştirmek zor değil

    12 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'nün ulaşım ağının genişleyebilmesi için bir adımın daha olduğunu ise  yıllardır iddia ediyoruz. Bu da Vezirköprü'nün Havza'ya demiryolu bağlantısının yapılmasıdır. Yahya Kemal Beyatlı, "Ankara'ya gitmenin en güzel tarafı İstanbul'a geri dönmektir." demiş. Vezirköprü'den ayrılıp farklı bölgelere gitmek, görmek, insanların hayatlarında bizimkinden farklı olanları bulmak ve yaşamlarını güzelleştirmek için ortaya koyduklarını seyretmek gerçekten güzel. Aklımızdan çıkmayan Vezirköprü'yü gittiğimiz yerlerle kıyaslamak; artılarını ve...
  • Bedenimizi Algılama Şeklimiz Hayatımızı Nasıl etkiler?

    08 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Bedenimiz dünyayla kurduğumuz somut iletişim aracımızdır. İnsanın gelişim dönemleriyle birlikte, beden algısının beslendiği noktalar da değişir. Bebekler ağız yoluyla dünyayı anlamaya çalışırlarken, bebeklikten çocukluğa geçişte artık anneden bağımsızlaşma sürecimizde tuvalet alışkanlığını kazanarak devam ederiz. Çocuklukta kendi bedenimizi algılama şeklimiz yakın çevremizin bize yönelik ilgisiyle şekillenir. Yani yakın çevre bizi eleştirmiyorsa biz de kendi bedenimize karşı eleştirel olmayız. Ergenlikte bedeni algılama şeklimiz daha popüler ol...