logo

Ayıp olmasın!


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

Psikolojide birey kavramını çokça kullanıyoruz. Birey olmak hayatımızın kontrolüne sahip olmak ve dünyaya hani potansiyelle geldiysek onu gerçekleştirme uğraşlarımızı içeriyor. Bu kitabi tanım her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü biz dünyaya bazen ailemiz yalnız kalmasın diye bazen ebeveynlerimizin çocuk sahibi olma yaşı geldiği için de gelebiliyoruz. Her zaman değil ama çoğu zaman kendi isteklerimizden çok topluma uyum sağlamış olmayı tercih ediyoruz. Çünkü uyum sağlamak yaşamı kolaylaştırıyor bizi diğer insanlara yakınlaştırıyor.

Diğer insanların bizden beklentilerine cevap vermeyi çocukluktan itibaren öğrenmeye başlıyoruz. Doysak bile tabağımızdakini bitirmeye çalışmamız, istemesek bile o oyuncağı paylaşmamız gerektiği, herkesle iyi geçinmemiz gerektiği gibi beklentiler çoğalarak gidiyor. Eğer çocuk, bu beklentileri karşılayamayacağını düşünmeye başlıyorsa davranış problemleri oluşmaya başlıyor. İnatçılık bunlardan en sık karşılaştığımız.

İnsan için sağlıklı olan şey, belirli sınırlar çerçevesinde özgürlük alanına sahip olmasıdır. Evde çocuğun uyduğu kurallar vardır. Evliliklerde eşlerin uyması gereken kurallar vardır. Diğer taraftan çocuğun uslu olmasını beklemek bir kural olamaz. Çocuktan yaramaz olmamasını beklemek sınırları belli olmayan, çocuğu ailenin gözünün içine bakan hale getiren bir durumu işaret eder. Sürekli memnun etmeye çalışan bir çocuk ergenliğe gelip dış dünyaya yöneldiğinde arkadaşlarını memnun etmeye çalışacaktır. Kendi içimizde ne olduğuna neye ihtiyaç duyduğumuza bakmayı pek öğrenemediğimizden iyi hissetmek için yemek yeme, aşırı çalışma, alışveriş gibi iyi ve değerli olma çabaları önem kazanır.

Kendimizi ve diğerlerini iyi hissettirmek için yani ayıp olmasın diye daha dikkatli davranır hale geliriz. Ayıp olmasın diye müsait değilim demek zordur, gereğinden fazla açıklama yaparız. Ona ayıp olacak diye düşündüğümüz şeylere dikkat ettiğimizden onun da bize dikkat etmesini isteriz. Diğer insanlar için yaptığımız fedakarlıkları onlardan göremediğimizde ise çökkün duygular hissetmeye başlarız. Burada ne oluyor, neden bunları yaşıyorum diye baktığımızda ise sınır problemimiz bize el sallar.

Bir günde sınırlarla ilgili sorun yaşamaya başlamamışızdır. Burada çocukluktan itibaren öğrendiğimiz bazı kalıplar vardır. O yüzden kendimize bunu nasıl göremedim gibi eleştiriler yapmak haksızlık olacaktır. Oradaki bağların fark edilip işe yaramayanların çözülmesi bizi hafifletecek yaşamı kolaylaştıracaktır.

Sınır koymanızı kolaylaştıracak videolar, kitaplar mevcut. Bununla ilgili dökuman isterseniz iletişime de geçebilirsiniz. Psikolojik destek almak yani uzman desteğine başvurmak içinse mutlaka zor durumda olmanız, kendiniz tek başınıza çok fazla uğraşmış olmanız gerekmiyor.
Sağlıklı günler diliyorum.

Share
980 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

8+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Bedenimizi Algılama Şeklimiz Hayatımızı Nasıl etkiler?

    08 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Bedenimiz dünyayla kurduğumuz somut iletişim aracımızdır. İnsanın gelişim dönemleriyle birlikte, beden algısının beslendiği noktalar da değişir. Bebekler ağız yoluyla dünyayı anlamaya çalışırlarken, bebeklikten çocukluğa geçişte artık anneden bağımsızlaşma sürecimizde tuvalet alışkanlığını kazanarak devam ederiz. Çocuklukta kendi bedenimizi algılama şeklimiz yakın çevremizin bize yönelik ilgisiyle şekillenir. Yani yakın çevre bizi eleştirmiyorsa biz de kendi bedenimize karşı eleştirel olmayız. Ergenlikte bedeni algılama şeklimiz daha popüler ol...
  • İnsafa davet ediyorum

    05 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Büyükşehir Belediye Meclisi'nde verilecek kararlardan önce Meclis üyelerinin, partilerinin o ilçelerdeki ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyelerine sorarak kararlarına yön vermeleri ilçelerin kesinlikle daha çok hayrına olacaktır. Geçtiğimiz haftaki Samsun Emniyet Müdürlüğü'nün nazım ve uygulama imar planlarına itirazını da ele aldığım yazıdan sonra konuyla ilgili olarak görüşlerini aktarmak için çok sayıda okuyucumuz Gazetemize geldi. Konuda eksik olarak ele aldığım bir noktayı da hatırlatmak gereği duydum. Özellikle Samsun Büyükşehir Bele...
  • İnsan Kişiliğinin Üç Bölümü

    01 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    İnsanlar kişilerarası ilişkilerde bu üç role girebilirler. 1. Anne-baba rolü 2. Çocuk rolü 3. Yetişkin rolü Sağlıklı bir insan bu üç rolde de yerine göre bulunabilir. Bu rollere daha detaylı bakalım. Anne baba yani ebeveyn rolünde kişiler koruyucu veya eleştirel tutuma sahip olabilirler. Hepimiz anne babamızın seslerini içimizde taşırız. Aileler çocuklarını yetiştirirken onları hem korumak hem de onların becerilerini geliştirmek durumundadırlar. Bu süreçte çocuktan daha iyisini yapma beklentisinin fazla olması aileyi eleştirel bir tutuma s...
  • Cumhuriyet kutlu olsun!

    29 Ekim 2025 Köşe Yazıları

    Emniyet Müdürlüğü binasının ana yol üzerinde bir alana yapılmasının daha doğru bir karar olacağını, Hükümet Konağının da Belediye binasından çok uzağa götürülmemesi, mevcut yerine yakın bir alana yapılması gerektiğini düşünüyorum. Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nin önceki hafta yapılan oturumunda Samsun Emniyet Müdürlüğü'nün itirazı dikkatimi çekti. Vezirköprü eski hastanesi'nin arsasının bir bölümüne yapılması için çalışmaları sürdürülen Emniyet Müdürlüğü'nün itirazı içimde az da olsa "acaba mı?" sorusunu ve ümidini yeşertti. Konuyla il...