logo

Bayram sohbetleri


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

Bayramlarda özellikle uzun zamandır görmediğimiz tanıdıklarla sohbet imkanı yakalamak insana farklı bir tat veriyor.

Bu bayramda da birçok kişiyle sohbet imkanı yakaladık. İlçe için çok cevap verme imkanı bulamasak da, özellikle iki konunun üzerinde duruldu.

Huzurevi kıyaslaması

Vezirköprü için Huzurevi bitmek bilmez bir beklenti olarak kaldı.

İlk isteyen Vezirköprü olduğu halde Havza’nın siyaseti ağır basmış ve Huzurevi Havza’ya kaydırılmıştı.

Bir başka komşu ilçe Boyabat Huzurevi için çalışmalarını sürdürüyor.

Farklılık burada bir kez daha kendini hissettiriyor.

Boyabat’lı bir yazar Ahmet Küçükbaş “Boyabat Kalesi – Çırabozan Dehlizi” isimli kitabını Boyabat Huzurevi adına bağışlamış.

Diyor ki Küçükbaş, “satmıyoruz, Huzurevi’ne bağış yapana hediye ediyoruz.”

Gerçekten önemli iki işi bir arada yapmayı başarmış. Üstelik kitabın Vezirköprü’den bile ilgi gördüğünü söyleyebiliriz.

Böyle olunca Boyabat Huzurevi’ne kavuşur mu dersiniz?

Yoksa Vezirköprü’de olduğu gibi Boyabattaki hayırseverlerin çabaları sonuç vermeyecek mi?

Boyabat’ın mülki amiri bana ne diyecek, siyasetçileri “devlet yaşlılara bakım aylığı veriyor ne gerek var?” anlayışıyla yaklaşarak çaba göstermeyecek ve Boyabat Huzurevi atılan temeli de çürümeye terk edilerek bırakılacak mı?

Boyabat’ta Devlet yatırımlarının hanesine yazılacak olan böyle önemli bir konuda ‘bekçilik’ yapacak kimse bulunacak mı?

Bayramda konuştuğumuz konulardan biri bu oldu.

Kaçınılmaz konu: YOL

Tabi özellikle dışarıdan gelenlerin her defasında olduğu gibi ‘Vezirköprü yolundan daha zorlu bir yol Türkiye’de kalmamış’ serzenişlerini dinlemek, bu konuda sorulan sorulara cevap verememek bizim için biraz sıkıntılı olsa da, dedik ki; konuların muhatapları ağızlarını açmayıp üç maymunu oynarken, ilçede basın olarak yazmaktan dile getirmekten başka ne yapabiliriz?

Fıkra gibi geçen anekdotu anlatmayı da ihmal etmedik:

Kaymakam Altıner bir toplantıda Vezirköprü’ye ilk geldiğinde Havza’dan dönüp yolu görünce “bu gittiğimiz ilçede zaman nasıl geçer?” diye düşündüğünü söyleyince Ticaret Odası Başkanı Fişekci atılmıştı:

– Kaymakam bey biz ömrümüzü burada geçiriyoruz. Biz ne yapalım?

Share
1046 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Kendi iç sesimize inanmayı ne zaman bırakırız?

    18 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    İç sesimiz bizim için neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar veren, bunu bize iyi şekilde hizmet etmek için yapan adeta bir yöneticidir. Tabii bir de dış sesler var. Ailemizin sesi, toplumun sesi, bazı kurallar veya değişen durumlar. İç ses sadece o insana özgüdür ve her insanın iç sesi kendine farklı şeyler söyler. Örneğin “Doydum, artık yememe gerek yok, o kişiyle aynı ortamda bulunmak istemiyorum” gibi. Çoğu köklü davranışın temelleri çocuklukta atıldığı gibi iç sese inanmak da çocukluk yaşantımızda oluşur. Çocuk onu yetiştirene muhtaçtır ...
  • Korkmayalım, hazır olalım..

    15 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprü önümüzdeki yıllarda gelişecektir. Bu kadar zamandır ekilen tohumların artık çiçek açma vakti geldi. Vezirköprü, bu gelişimle birlikte de değişecektir. Vezirköprü'de oldukça güzel işler oluyor aslında. Özellikle kalabalık öğrenci nüfusuyla okulların çeşitli alanlardaki başarıları, Samsun merkezden uzak olduğu için kendi başına sorunların üstünden gelme zorunluluğu gibi itici güçleri olan Vezirköprü'de hemen her gün bir başarı hikâyesi duyuyoruz. Vezirköprü'de Şahinkaya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin Vatandaş Gazetesi'nin...
  • Anne Babamızın Anne Babalığını Yapmak

    11 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Her aile için çocuk farklı anlamlarla dünyaya gelir. Kimi aile için bir neşe kaynağı, kimi aile için bir insan yetiştirmek, kimi aile için kalabalıklaşmak, kimi aile için yaşlılığında en yakınından birinin olması gibi. Tüm bunlar doğru ya da yanlış değil, kabul edilebilir durumlardır. Genel duruma bakıldığında ise -belki şu an çok fazla olmasa bile yakın zamanda bir tarım ülkesi olduğumuzdan olsa gerek- çocuğun dünyaya geliş amacı çoğunlukla işlere yardımcı olmak, ailenin sürecini kolaylaştırmak, kalabalık olmak olarak görüldü. Bu durum geçmişt...
  • Vezirköprü daha çok çalışmalıdır

    08 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Yıllardır Vezirköprü'nün, yatırım alamayan bir ilçe olarak, zamanında bize yakın olan ilçelerden ne kadar geride kaldığını unutmamalıyız. Açılan bu farkın kapanması için Vezirköprü'nün özellikle siyasetçilerinin ve bürokrasisinin daha fazla çalışmak zorunda olduğu ve ilçe insanının da birlikte olmak zorundalığı ortadadır. İlçemizde çözümü beklenen sorunların tamamlanması oldukça zaman alsa da, bitmiyor değiller. Bunlardan biri olan Organize Sanayi için bütün beklentiler, ilk başvuruların yapıldığı haberimizden sonra gevşedi. Görüyoruz ki, a...