logo

İLK İŞ BABALIK


Gülsüm Ceylan
gulsumcansiz1@hotmail.com

‘İlk iş babalık’ 2017 yılında uygulanan bir projenin ismidir. Bu projenin sahibi AÇEV(Anne Baba Çocuk Vakfı)’dır. Baba olmanın ne kadar önemli bir merci olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Babaların çocuklarıyla geçirdikleri zaman ve kurdukları ilişki, çocukların hem zihinsel, hem fiziksel gelişimini hem de sosyal ve duygusal kapasitesini etkilemektedir. Neden erkeklerin ilk işi babalıktır diye düşündüğümüzde:
1-SORUMLULUK: Baba çocuğun bakımında anneyle eşit sorumluluk alırsa çocuk gelişir.
2-DOĞRU İletişim: Baba çocuğuyla doğru iletişimi, olumlu ve demokratik bir ilişki kurarsa çocuk kendini ifade etmeyi öğrenir.
3-GÜVEN: Baba çocuğunu incitmezse çocuk da babasına güvenir, baba fırsat verdiğinde çocuk hayatı keşfeder.
4-SEVGİ: Baba sevgi gösterdikçe çocuk da kendini sevmeyi öğrenir.
Yapılan araştırmaya göre Türkiye’de babaların;

% 50 ‘si Çocuğunu hiç tuvalete götürmedi
% 36 ‘sı Çocuğunun altını hiç değiştirmedi
% 35 ‘i Çocuğunun tırnaklarını hiç kesmedi
% 35 ‘i Çocuğunun okul etkinliklerine ya hiç katılmadı ya da çok nadir katılıyor.
% 79 ‘u Çocuklarıyla evdeyken televizyon izliyor
% 50 ‘si Çocuklarına masal ve hikaye anlatıyor.
Çocuğunun bakımında ve gelişiminde sorumluluk alan baba, ilgili babadır.Siz de İlgili Babalığın 9 Kuralını uygulayın; çocuğunuzla kurduğunuz ilişkiyle çevrenize örnek olun.
İLGİLİ BABALIĞIN 9 KURALI
1-ZAMAN AYIRIN: Çocuğunuzla vakit geçirin ve ilk işinizin bu olduğunu unutmayın, sohbet edin, kitap okuyun, oyun oynayın.
2-SORUMLULUK ALIN: Çocuğunuzun bakımında ve ev işlerinde anneyle eşit sorumluluk alın. Örneğin; çocuğunuzun yıkanmasına destek olun. Çocukların kıyafetlerinin yıkanması ve toplanmasına yönelik sorumluluklarınızı üstlenin.
3-DİNLEYİN: Çocuğunuzun dediklerine kulak verin, ona fikirlerini sorun seçme hakkı tanıyın. Çocuğunuzu dinlerken onun gözlerine bakın, can kulağıyla dinlediğinizi hissettirin. Sadece çocuğunuz ile vakit geçirip başka şeylerle ilgilenmeyeceğiniz faaliyetler kurgulayın. Elinizdeki işi bırakıp sadece çocuğunuzu dinleyin.
4-SEVGİ GÖSTERİN: İster konuşun, ister sarılın, ilişki kurnayı ve iletişimi hiç aksatmayın. Çocuğunuz bir hata yaptığında ‘ Sen ne yaparsan yap seni çok seviyorum’ demeyi unutmayın.
Çocuğunuzla birlikte mutlu olacağınız etkinlikler yapın.(Birlikte şarkı söylemek, film izlemek, bir birinizi ıslatmak, çamurla oynamak, fıkra ve hikâyeler anlatmak gibi)
5-ŞİDDETİ UZAK TUTUN: Ne fiziksel ne psikolojik; şiddetin hiçbir türünün yakınında olmasına izin vermeyin. Çocuk için evde şiddetten uzak bir ortam yaratın. Şiddete tanık olmanın çocukta yaratabileceği olumsuz etkileri aklınızdan çıkarmayın. Kadına/anneye yönelik şiddet de çocuğu kendine uygulanmış kadar olumsuz etkiler.
TV ve diğer teknolojik araçlardaki şiddetten de çocuğunuzu koruyun.
6-İLETİŞİM KURUN: Duygularınızı ifade etmekten çekinmeyin, ona da aynı fırsatı tanıyın.
Duygularının farkına varması için önce siz duygularınız onunla paylaşın. Çocuğunuzun yaşadıklarını anlatması hem rahatlamasına hem de değerli ve önemli hissetmesine yardımcı olur. Çocuğunuza anlatın ki o da size anlatsın. Beraber okuduğunuz bir kitaptan sonra beraber duygularınızı konuşun.
7-EŞİT DAVRANIN: Çocuklarınızı birbirinden ayırmayın, her birine aynı vakti ayırın, aynı dili kullanın. Ev işlerinin cinsiyete göre ayrılmayacağını gösterin.
8- FIRSAT YARATIN: Çocuğunuzun kendini ifade etmesi için ortam hazırlayın. Çocuğunuz yeni denemeler yaptığında onu destekleyin ve takdir edin. Çocuğunuz bir şeyi başardığında onu başarısından dolayı tebrik edin.
9-BİRLİKTE ÖĞRENİN: Büyürken ihtiyaç duyduğu bilgilere ulaşabileceği bir ortam yaratın, okuluyla ilgili bütün süreçleri takip edin, destek gerektiğinde yanında olun.
KAYNAK: TÜRKİYE’DE BABALIĞI ANLAMAK SERİSİ: TÜRKİYE’DE İLGİLİ BABALIK VE BELİRLEYİCİLERİ RAPORU, 2017 AÇEV

Share
398 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

7+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çok vaktimiz olmasa da, fırsat vermeliyiz!

    24 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    “23 Nisan, Türkiye için milli tarihin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.”                                                                                                                         M. Kemal Atatürk.. İlçede siyaset hemen her gün yeni bir gündemle çalkalanırken günlük olayların etkisi uzun sürmüyor. Geçtiğimiz günlerde yaşana fırtına olsun, Tokat merkezli depremin ilçede hissedilmesi olsun, ya da Vezirköprü'de rastlanmayan molotoflu saldırı olsun etkisini kısa sürede kaybetti. İnsanların asıl konuştukları ya da konuşmayı...
  • Ergenlik Dönemini Anlamak

    20 Nisan 2024 Köşe Yazıları

      “Ergen” kelimesi sanki biraz olumsuz çağrışımlar taşıyormuş gibi dursa da büyüme anlamına gelir ve çocukluktan çıkışı, yetişkinliğe atılan adımı temsil eder. Kızlarda 10-11 yaş itibariyle erkelerde ise 11-12 yaş itibariyle ergenliğe adım atılır. Kişiden kişiye daha erken ya da geç olabilir. Çocukta biyolojik değişikliklerle birlikte duygusal değişiklikler de görülmeye başlar. Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğundan birey ne tam çocuk olabilir ne de tam bir yetişkin. Bireyin kendini anlamaya, dış dünyaya karşı duruşunu belirlemeye ba...
  • BAZI PARTİLER UZATMALARI MI OYNUYOR?

    17 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Bir Filozof şöyle söylüyor; “Güneş batarken gölgeler uzar” Son yerel seçimlerin bize bazı hatırlatmaları oldu. Geçmişte de önü alınamaz partiler vardı. Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi, Ecevit'in DSP'si gibi. Anavatan Partisi bir yerel seçimde Türkiye'de birçok belediyeyi kaybetti. Hatırladığıma göre Karadeniz'de sadece Vezirköprü  (rahmetli Bekir Hoca) kalmıştı. Yine sağın en güçlü partilerinden rahmetli Demirel partisinin başına ne yediği belirsiz Tansu Çiller gibi biri getirildi. Bu hanım partiyi de, ülkeyi de hatta siyaseti de kirle...
  • Psikolojik Zorlukları Azaltacak Durumlar

    13 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Günlük hayatta fark etmeden karşılaştığımız durumları kendi hayatımıza katarız ve seçimlerimizi, kararlarımızı buna yönelik yaparız. Bu durumlarsa psikolojik sağlamlığımızı azaltabilir. Maddeler halinde bakalım. - Diğerlerinin hayat tecrübelerine bakarak çok fazla önlem almak, hayatımızı kısıtlamak.  Örneğin yakınımızdan birinin sosyal medyada zorbalığa uğradığını görüp çocuğumuza sosyal medyayı yasaklarız. Çünkü böyle bir durumla karşılaşmak istemeyiz. İnsan başka insanlardan da öğrenen bir varlıktır ama bu korku kültürüne dönüşürse bizi etki...