logo

Kabul ve Kararlılık Terapisinden Terapi Tadında Bazı Notlar


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

Hepimizin bir hikayesi vardır. Kim olduğumuz, kültürel geçmişimiz, sevdiklerimiz, sevmediklerimiz, umutlarımız beklentilerimiz… Bu hikayeyi bir çanta gibi düşünecek olursak hayatın akışında çantanın içindekiler değişebilir. Hikayemizi kutsal kilitli bir sandık gibi sımsıkı taşırsak hayat amacımızı bu sandığı taşımak olur. Hikayemiz bundan fazlasıdır.
Hayatımızın kalitesini öncelikli belirleyen şey geçmiş veya geleceği fazlaca düşünmek yerine şu andaki eylemlere odaklanmaktır. Bu eylemler bizim, hayat için benimsediğimiz değerlerle bütünleşirse hayatı anlamlandırır.
Psikoterapiye gidenler, acılarını azaltmış olmazlar. Acı hayatımızda daima vardır. Hepimiz hayal kırıklığı yaşarız reddediliriz, hata yaparız ve kayıplar yaşarız. Acıyla olan ilişkimizi değiştirdiğimizde değişim de başlar. Kaçınılmaz bir şekilde bizimle gelen acıyı kabul ederek zengin, anlamlı ve dolu bir yaşam oluştururuz.
Zihnimiz bize dost veya düşman değildir. Bazen bizim için en iyisini düşünen bir dost gibi her söylediğini kabul edebiliriz veya söyledikleri yanlış gelebilir. Bize bir şeyler söylemesine izin veririz.
Bazen zorluklar yaşadığımızda ve bu zorlukların üstesinden gelmekte zorlandığımızda kendimizi sorunlu, arızalı olarak algılayabiliriz. Belki de sadece tıkanmışızdır.
Hayatımızda bazı davranışlar işlevsizdir. Bu davranışlar herhangi bir zorluğa sahip olduğumuzda bizi daha çok sıkıntılı hissettirirler. Dürtüsel veya otomatik olarak yaptığımız davranışlar olabilir. Örneğin, içekapanıklık, fiziksel hareketleri azaltmak, aşırı miktarda uyumak veya TV izlemek, sürekli dert yanmak gibi.
Tüm kaygı bozukluklarının temelinde kaçınma söz konusudur. Ne kadar çok kaçınma gösterirsek psikolojik sıkıntımız da o kadar artar. Örneğin sosyalleşmekten sürekli kaçındığımızda yalnızlaşırız hayatımız küçülür, hayat daha zorlu bir yer haline gelir.
Düşüncemizle ayrışmak düşünceyi, sadece olduğu haliyle görmemizi sağlar. Aklımıza bir düşünce geldiğinde bundan ayrışmak için şunları söyleyebilirsiniz.
-Bir düşünce doğru olabilir veya olmayabilir.
-Fiziksel bir şey değildir, kafamızın içindeki kelimeler ve resimlerdir.
-Ona tutunmamıza veya ondan uzaklaşmamıza gerek yoktur. Gelip gitmesine izin veririz.
-Bir düşünce kesinlikle uymamız gereken bir kural veya bir emir değildir.
-Bir düşünce önemli veya önemsiz olabilir. Dikkatimizi ona ne kadar verdiğimiz bizim seçimimizdir.

Share
577 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

8+1 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Ailem Yaşlanıyor

    15 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    İnsanlar için en zor duygulardan biri de, yaş aldıkça vücudun belli fonksiyonları gerçekleştirirken zorlanmasıdır. Bunu kabul etmek de bir yas süreci yaşamak anlamına gelir. Vücuttaki değişikleri kabul etmek, ölüme hazırlanmak, arkada bıraktıklarımıza bakmak bir hesaplaşma içerir. İyi bir hayat yaşadım mı, sorusuna verilen cevap evet olduğunda yaşlılık daha kolay kabul edilirken, iyi bir hayat yaşamadım cevabı kızgınlık, üzüntü, umutsuzluk gibi olumsuz duyguları hissettirebilir. Etrafımızdakilerin yaşlandığını görmek de bir o kadar zordur. Ken...
  • Güzelleştirmek zor değil

    12 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'nün ulaşım ağının genişleyebilmesi için bir adımın daha olduğunu ise  yıllardır iddia ediyoruz. Bu da Vezirköprü'nün Havza'ya demiryolu bağlantısının yapılmasıdır. Yahya Kemal Beyatlı, "Ankara'ya gitmenin en güzel tarafı İstanbul'a geri dönmektir." demiş. Vezirköprü'den ayrılıp farklı bölgelere gitmek, görmek, insanların hayatlarında bizimkinden farklı olanları bulmak ve yaşamlarını güzelleştirmek için ortaya koyduklarını seyretmek gerçekten güzel. Aklımızdan çıkmayan Vezirköprü'yü gittiğimiz yerlerle kıyaslamak; artılarını ve...
  • Bedenimizi Algılama Şeklimiz Hayatımızı Nasıl etkiler?

    08 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Bedenimiz dünyayla kurduğumuz somut iletişim aracımızdır. İnsanın gelişim dönemleriyle birlikte, beden algısının beslendiği noktalar da değişir. Bebekler ağız yoluyla dünyayı anlamaya çalışırlarken, bebeklikten çocukluğa geçişte artık anneden bağımsızlaşma sürecimizde tuvalet alışkanlığını kazanarak devam ederiz. Çocuklukta kendi bedenimizi algılama şeklimiz yakın çevremizin bize yönelik ilgisiyle şekillenir. Yani yakın çevre bizi eleştirmiyorsa biz de kendi bedenimize karşı eleştirel olmayız. Ergenlikte bedeni algılama şeklimiz daha popüler ol...
  • İnsafa davet ediyorum

    05 Kasım 2025 Köşe Yazıları

    Büyükşehir Belediye Meclisi'nde verilecek kararlardan önce Meclis üyelerinin, partilerinin o ilçelerdeki ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyelerine sorarak kararlarına yön vermeleri ilçelerin kesinlikle daha çok hayrına olacaktır. Geçtiğimiz haftaki Samsun Emniyet Müdürlüğü'nün nazım ve uygulama imar planlarına itirazını da ele aldığım yazıdan sonra konuyla ilgili olarak görüşlerini aktarmak için çok sayıda okuyucumuz Gazetemize geldi. Konuda eksik olarak ele aldığım bir noktayı da hatırlatmak gereği duydum. Özellikle Samsun Büyükşehir Bele...