Son Dakika
Çiftçilikle uğraşan tarım kesimi kooperatifleşmiş, planlı bir şekilde üretim yapmak için danışmanlık kurulu oluşturmuş.
Gelişmiş, modern üretim yapmak için ekipman, tohum, gübre, ilaç vs. ihtiyaçları kooperatif tarafından karşılanan çağdaş bir üretime kavuşmuş çiftçileri olan,
Hayvancılıkla uğraşan üreticisi yine hayvancılık ve sütçülük kooperatiflerinde örgütlenmiş, besicilik için tüm ihtiyaçları bu kooperatifi ile karşılanan,
Ürettiği kasaplık hayvanlarını, sütleri vs. tümünü kooperatife teslim eden,
Ayrıca, kanatlı hayvanları üretim ve tüketim kooperatiflerinde örgütlenmiş tüm üreticiler.
Böylece, planlı bir tarım, hayvancılık hatta meyve ve sebze üretimi yapan herkesin ürettiğini muhafaza ve pazarlama sıkıntısı olmayan,
Ekipman ve diğer ihtiyaçlarını karşılamada hiçbir sıkıntısı olmayan,
Hanımlarının, köyde – kentte yerel tekstil üretimi yaptığı, ürettiklerini yine kooperatif eliyle değerlendirdiği bir üretim biçimi oluşturmuş bir Vezirköprü hayal ediyorum.,
İşte, yöreden göç böyle önlenir. Bundan 15 yıl önce 115 binlerde olan Vezirköprü nüfusu bugün yüz binin altına düşmüşse bu nüfusu artırmanın yolu zorlama değildir.
Vezirköprü’de halk, sağlık, eğitim, hepsinden de öte iş durumundan dolayı Vezirköprü’den uzaklaşmaktadır.
Halk, İstanbul’un sıkıntısını bir dilim ekmek bulma umuduyla çekmektedir.
Eğer, halk bulunduğu yerde iş, aş, eğitim ve sağlık sorununun çözümleneceğine inanırsa, doğup büyüdüğü bir sürü anılarının bulunduğu vatanını terk edip, ne yaşayacağını bilmediği karanlıklara doğru yatağını sırtına yükleyip gitmez !..
Peki, yukarıda sıraladığım üretim modelini kimler, nasıl uygulayacak?…!
Önce, üst yöneticiler, halka ve bu toplu, birlikte üretim tüketim ve pazarlama modeline inanacak !..
Kısır, hiçbir üretim ve proje modeli olmayan, hazır kaynakları harcayıp, ortaklarından (üyelerinden) toplanan paralarla sadece sükse yapan, sözde adı “Demokratik Kitle Örgütü” ünvanını kullanan bu örgütler, bencilliği, siyasilere hava yapmayı bırakıp yüzlerini halka dönmeli!…
İlçe Kaymakamı, belediye başkanı ile tümü ile bir araya gelmelidir.
Bu örgütler, kaymakamın başkanlığında en ez haftada bir kez Pazar günleri toplanıp “ne yapılması gerektiğini” üstünlük taslamadan hiçbir bencilliğe kapılmadan iyi niyetle tartışmalıdır.
Bu toplantılarda mutlaka yetişmiş uzman eleman bulundurulmalıdır.
Vezirköprü’de halkın güven içinde, geleceğinden kaygı duymadan yaşaması, yüzünün gülmesi, işe, aşa, eğitime ve sağlığa bağlıdır.
Ayrıca, Vezirköprü’de görev yapan doktor, adli yargı mensupları gibi üst yapı elemanları ve ailelerinin çeşitli sosyal yaşama da ihtiyaçları vardır. Bu da çok doğaldır.
Şimdi, yazımı okuyan değerli okurlarım bana gülecek “Amma da buldun bal olacak çiçeği” diyecekler.
Çiçek olmasa arı beslenmez, arı beslenemezse petek söner, Vezirköprü’de hatta tüm Anadolu sönmeye mahkumdur.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
02 Ekim 2024 Köşe Yazıları
28 Eylül 2024 Köşe Yazıları
25 Eylül 2024 Köşe Yazıları
21 Eylül 2024 Köşe Yazıları