Son Dakika
31 Mart 2019 Pazar günü Türkiye sandık başına gidiyor.
Ne yapacak halk sandık başına gidip de?..
İşte işin püf noktası bu!..
Halk sanıyor ki; Benim beldemi yönetecek belediye başkanını seçecek. Halbuki; belediye başkanları daha önce seçildi zaten.
Peki, Pazar günü halk başında ne yapacak(?..) Verilecek cevap çok basit.
Partilerin genel başkanları tarafından daha önce tayin edilmiş belediye başkanlarını oylarıyla onaylayacak!..
İşte demokrasi denen kavram budur, Türkiye’de…
Bu seçim sisteminin adı demokrasi değildir. Monarşi ya da krallık da değildir.
Bu rejimin adı tek adamlar tarafından demokrasi aldatmacası, tek adam rejimidir. Yani diktatörlüktür.
Milletvekili listelerini partilerin genel başkanları yapar. İl’lere gönderir. “Milletvekili listelerini sıralayıp listeledim. Belirlenen seçim gününde sandık başlarına giderek oylarınızla listeleri onaylayın”.
Ya da seçim belediye seçimi ise, “Belediye başkanınızı atadım. Oy atarak belirlenen seçim gününde belirlediğim adayı oylarınızla onaylayın”.
Peki; seçmen dese ki, bize gerek yok, oyla tasdik için bir sürü para harcanıyor. Halbuki ilçelerde, illerde belirlenen noterlerden biri görevlendirilse, onay parası 150 tl tutmaz.
O zaman liderler itiraz ederler. “Olmaz, o demokrasiye aykırı, demokrasilerde halk seçer” diyeceklerdir.
Bunun adı da, halkın kendi kendini yönetecek yöneticileri kendi seçme olacak.
Adama hadi canım sende derler.
Çok uzun anlatmayım, konuyu özetleyecek uzun bir fıkra anlatayım.
-Köylerden birinde yoksul, sefil bir adam yaşarmış. Adamın hiç yiyeceği, içeceği olmazmış.
Bu sefil adam, çevrede düğünlerde, köy mevlitlerinde gider açlığını giderirmiş.
Sefil adam; Bir gün yine çok acıkmış, uzun zamandır çevrede düğün falanda olmadığı için tam anlamıyla acıkmış.
Bir ilan duymuş, “falan köyde falan ağanın oğlu ile falan ağanın kızının düğünü var herkes davetlidir.!..
Sefil adam düğün günü gitmiş ağanın köyüne; Birde ne görsün, köyün ortasında masalar kurulmuş, çeşit çeşit yemekler, kebaplar börekler, tatlılar, sofralarda, aman Allah,
-Bizim sefil adam açlıktan kıvranıyor. Hemen bir sofranın başına oturmuş, uzanmış kebaba,
Sofraların başındaki görevli tutmuş adamın kolundan,
Dur, kardeşim önce damat yiyecek, misafirler ondan sonra,
Adam neye uzandıysa yemek için görevliler engel oluyor,
-Damat yiyecek, ondan sonra!
Adam dayanamamış, ya kardeşim, ağanın oğlu ağanın kızı ile evlenecek diye bu kadar yemeğe ne gerek var?..
Bana şuradan bir dilim ekmek verin, ben ağanın tüm sülalesi ile evleneyim demiş.
Kısadan hisse misali, abe halkım böyle seçimler bu kadar tantanaya, bu kadar masrafa ne gerek var.
Görevli noterlere onaylatın oldu demokrasi, Böyle halka böyle seçim, haydi sandık başına. Hemen hemen her yerde seçim sonuçları belli zaten…
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
11 Aralık 2024 Köşe Yazıları
07 Aralık 2024 Köşe Yazıları
04 Aralık 2024 Köşe Yazıları
27 Kasım 2024 Köşe Yazıları