logo

ŞEYTANİ İŞLER: İÇKİ, KUMAR VE DİKİLİ TAŞLAR


Hüseyin Şengün
huseyinsengun55@hotmail.com

Saygıdeğer Vatandaş Okuyucuları;

Allah (CC) buyuruyor ki:”Ey iman edenler!(Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler) kumar,dikili taşlar ve fal okları ancak,şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa erersiniz.
Şeytan, içki ve kumarla,ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkonulmak ister. Artık vazgeçiyor musunuz?” (Maide, 5/90-91) Yeryüzünde en saygın varlık insandır. Rabbimiz bizi diğer varlıklar arsında farklı bir özellik ve kabiliyette yaratmıştır.
Ayrıca, dünya ve ahiret mutluluğunu elde edebilmemiz için de birtakım emir ve yasaklar koymuş, dinin, canın, aklın, neslin ve malın korunmasını teminat altına almıştır.
Ayet-i kerimede bahsi geçen içki, kumar, dikili taşlar ve fal oklarıyla ilgili yasa kılar da bu hususla doğrudan bağlantılıdır. Alkollü içkilerin sağlığımıza verdiği zararlar bugün daha iyi anlaşılmaktadır.
Nitekim trafik kazalarının en önemli sebeplerinden birisi alkollü içkilerdir. Aile geçimsizlikleri ve boşanmalar ile yaralama, gasp, cinayet gibi her türlü suçun meydana gelmesinde, artmasında en önemli faktörlerinden biri de yine alkollü içkilerdir.
Bazı kimseler içkinin birtakım yararlarından bahsederek az miktarda ve kontrollü alınması halinde sakıncalarının ortadan kaldırabileceğini iddia etmektedir. Buna mukabil Kur’an, zararı yararından fazla olan, kontrolü de imkansız bulunan sarhoşluk veren içkinin muhtemel her türlü zararlarından bireyi ve toplumu korumak için yasaklamıştır.
Günümüz kumar, tüm dünyada oldukça yaygın olan, hatta birçok kişi için bir tür eğlence sayılan bir sektör haline gelmiştir. Kumar tutkunu kişilerin bu yolla çok büyük miktarlarda para ve servetlerini israf ettikleri ve sonuçta perişan oldukları yaşanmış gerçekliklerdendir.
Diğer taraftan sırf ve zevk için kumara tevessül etmek ve bu yolla yapılan para israfı da, birçok muhtaç insanın refaha kavuşmasına yetecek boyutlardadır. Kumarın insanlara ne kadar büyük zararlar verdiğini her gün gazetelerde ve televizyonlarda görmek mümkündür.
Kumar borcu yüzünden intihar eden, her şeyini kaybettiği için ailesi dağılan, senelerce uğraşıp kazandığı mal varlığını birkaç saat içinde tamamen kaybedip bunalıma giren, bundan dolayı gözünü kırpmadan cinayet işleyebilen insanların haberleri her gün karşımıza çıkmaktadır. Kazancımız şansa ve tesadüfe bağlı olmamalı, çabamızın ve alın terimizin ürünü olmalıdır.
Bu hususta Kur’an’ı Kerim’de şöyle vurgulanmaktadır: “insan için ancak çalıştığı vardır.” (Necm 53/39) Bu itibarla, taraflardan birine menfaat sağlayan her türlü bahis kumardır ve dinimizce yasaklanmıştır. İçki ve kumar bizi Yaratıcımızı anmaktan ve Ona ibadet etmekten alıkor.
Ayrıca boşa geçirdiğimiz zaman da büyük bir kayıptır ve bu zamanı bir daha geri getirme imkanımız da yoktur. Halbuki bu geçen zaman içinde çalışıp üretebilir; okuyup öğrenebilir veya başkalarına öğretebilirdik.
Söz konusu kötü alışkanlıkların aramıza kin ve nefret tohumları ekmesi de işin cabası. O halde; her türlü kötülüğe açık bu alışkanlıkları terk etmeliyiz. Bunu da herhangi bir baskı sebebiyle değil, iman etmiş ve ikna olmuş bir Müslüman olarak yapmalıyız.
Çalışıp kazanma yerine, ümitlerini ve geleceğini aniden zengin olma hayalleri üzerine kurmayı doğal sayar hale gelmiş bir zihniyetin ve ayet-i kerimede sakınılması emredilen diğer hususların yaygınlık kazanması, sağlıklı din bilgisinin ve din ahlak eğitiminin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.
Cenab-ı Hakk bizleri içkiden, kumardan ve büyücülerin şerrinden muhafaza buyursun.

Share
2146 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+4 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • “Beden Kayıt Tutar” Kitabından Altını Çizdiklerim

    12 Temmuz 2025 Köşe Yazıları

    “Ne yazık ki şimdiki psikiyatri anlayışı, yakınmalarınızı anlatmanız ve hekimin de bu yakınmaları düzeltecek bir ilaç önermesi üzerine kurulu. Ancak hiçbir ilaç kötü geçmiş çocukluğu düzeltmiyor. Eşinizin size nasıl davrandığını, sevgi dolu veya düşmanca davranışları, bireysel, ailesel hatta toplumsal travmaların üzerinizdeki etkileri hiç konuşulmuyor.” “Travmatik deneyimden çok uzun bir süre sonra bile, en küçük bir tehlike belirtisi karşısında bozulmuş beyin devreleri harekete geçebilir, yoğun miktarda stres hormonu salınmasına neden olabili...
  • Engellenen hizmetler neler?

    09 Temmuz 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprülü olarak soruyorum: Ali Faik Çamurcu'nun işaret ettiği ve Vezirköprü'ye yapılması için çalışıldığı halde Samsun İl Başkanlığı tarafından ısrarla önlenen hizmet veya hizmetler nelerdir? Geçtiğimiz haftanın en fazla konuşulan konularının başında Ali Faik Çamurcu'nun partisinin ilçe başkanlığından istifası geliyordu. Öncelikle sebebi kısaca geçiştirildi, arkasından yeni İlçe Başkanının kim olacağı tartışmalarına geçildi. Oysa ki, sebebi Vezirköprü adına çok önemliydi. Her zaman, iktidardaki partilere yeni başkan olmak isteyenlerin...
  • Küçük Sanayi Sitesi

    02 Temmuz 2025 Köşe Yazıları

    Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin ve Vezirköprü Belediye Başkanı Murat Gül'ün Vezirköprü'de bir sanayi sitesi yapılması için destek vereceklerini açıkladıklarını biliyoruz. Ancak bu sözde kaldığı sürece ilerleme yaşanması mümkün değil. Vezirköprü'de hiçbir iş kolay olmaz. Görüyoruz ki, Küçük Sanayi Sitesi yapımı da kolay olmayacaktır. Vezirköprü'ye 40 yıldır hizmet veren Küçük Sanayi Sitesinin artık yetmediği gün gibi ortada. Bu durumdan hem sanayide kendisine dükkan bulamayan özellikle yeni iş yeri açan ya da büyümek isteyen esnaf şikayet...
  • Gizli Saldırgan Davranışlar

    28 Haziran 2025 Köşe Yazıları

    İçimizde bir yerlerde görünürde her şey iyi olsa bile huzursuz hissettiğimiz durumlar vardır. Mesela bir arkadaşımızla aramız iyidir ama onun yanındayken farkına varamadığımız bir gerginlik yaşarız. Bu gerginliği arkadaşımıza daha iğneleyici olarak, anlattıklarını şakaya vurarak farklı şekillerde gösterebiliriz veya anlattığı şeyleri dinleyemeyebiliriz. Burada o kişiyle ilgili hissedilen veya başka bir durumu bize hatırlatan gerçek olumsuz bir duygu vardır. Biz bu duygunun ne olduğunu bazen bulamayız bazen kendimize itiraf edemeyiz. Duygular is...