logo

ÜÇ AYLAR


Hüseyin Şengün
huseyinsengun55@hotmail.com

Saygıdeğer Vatandaş Okuyucuları;

Allah’ımıza hamd-ü senalar olsun ki bizleri yine sağ salim bir Recep ayına daha kavuşturdu.
Yüce Allah’ımıza hamd ve Peygamberimiz (s.a.v.) salaat ve selam olsun ki yine bir mübarek aylar zincirine kavuştuk.
23 Ocak Pazartesi günü Recep ayının başlangıcıdır ve biridir.
İslâm dünyasında her yıl manevî bir iklimin hüküm sürdüğü ve ramazan bayramıyla sona eren üç aylar, müslümanlara dinî hissiyat ve ibadet yoğunluğu eşliğinde gündelik hayatlarını sorgulama, yenileme ve zenginleştirme fırsatı sunmaktadır.
Üç ayların faziletine dair Hz. Peygamber’den nakledilen rivayetlerin yanı sıra dinî kültürde mübarek sayılıp kutlanan Regaib, Mi’rac, Berat ve Kadir gecelerinin bu aylarda yer alması üç aylara ayrı bir önem verilmesine, ibadet, dua, zikir ve hayırlı işlerle daha fazla meşgul olunarak dinî duyarlılığın daha yoğun olarak yaşanmasına zemin hazırlamıştır.
Ancak hadis âlimleri receb ve şâban aylarının fazileti hakkında kaynaklarda mevcut rivayetlerin çoğunun uydurma, önemli bir kısmının zayıf olduğunu ifade etmektedir.
Resûl-i Ekrem’in receb ayı girdiğinde, “Allahım, receb ve şâbanı bize mübarek kıl ve bizi ramazana ulaştır!” şeklinde dua ettiği yolundaki rivayet Ebû Nuaym, ayrıca zayıf kabul edilmektedir.
Resûlullah’a isnat edilen, “Receb Allah’ın ayıdır, şâban benim ayımdır, ramazan ise ümmetimin ayıdır” rivayetinin ise aslı bulunamamıştır.
Üç aylarda yerine getirilmesi gelenek halini almış nâfile ibadetlerden biri oruçtur.
Receb ve Şaban aylarının tamamının oruçlu geçirilerek ramazanla birleştirilmesi “üç aylar orucu” şeklinde adlandırılır.
Ramazan ayında kasten bozulan oruçtan dolayı yerine getirilmesi gereken iki aylık kefâret orucunun Recep ve Şaban aylarında tutularak böylece üç ayların oruçlu geçirildiği de görülmektedir.
Üç aylar orucunun âdet haline gelmesinde, bu ayların faziletine dair Hz. Peygamber’den nakledilen rivayetlere dayanıp ramazan ayını dinî duyarlılık ve ibadet yoğunluğu içinde karşılama niyetinin etkili olduğunu söylemek mümkündür.
Resûl-i Ekrem’in Şaban ayında diğer aylara oranla daha fazla oruç tuttuğu, bazan da tamamını oruçlu geçirdiği hadis kaynaklarında yer almaktadır.
Ancak Resûlullah’ın receb ve şâban aylarını birleştirerek aralıksız oruç tuttuğuna, böylece üç ayları oruçlu geçirdiğine dair sahih kaynaklarda herhangi bir rivayet mevcut değildir.
Belirli günler dışında her zaman nâfile oruç tutulması mümkündür; ancak fazileti hakkında hadis bulunan ya da belirli zamanlarda tutulması tavsiye edilen nâfile oruçlar arasında üç aylar orucu mevcut değildir.
Receb ayının fazileti ve bu ayda oruç tutulmasıyla ilgili rivayetlerin zayıf olması dolayısıyla bu orucun hükmü hakkında âlimler değişik görüşler ileri sürmüştür.
Bazı âlimler receb ayında oruç tutmayı müstehap kabul ederken bazıları, receb ayına özel bir kutsiyet atfedilmesi ve halkın bunu zorunlu bir ibadet şeklinde algılaması endişesiyle bu ayda oruç tutmayı sakıncalı görmüştür.
Bir kısım âlimler de özellikle receb ayının tamamını oruçlu geçirmeyi hoş karşılamamıştır.
Şâban ayının büyük kısmını ya da tamamını oruçlu geçiren Hz. Peygamber ramazan dışındaki en faziletli orucun şâbanda tutulan oruç olduğunu ifade etmiştir.
Bundan dolayı şâban ayında oruç tutulması çoğunluk tarafından mendup sayılmakla birlikte Resûl-i Ekrem’in ramazan ayından başka hiçbir ayın bütününü oruçlu geçirmediğine dair hadislere ve şâbanın on beşinden sonra orucun terkedilmesine yönelik rivayetlere dayanan bazı âlimler, orucu farz olan ramazan ayına şevkle girmeyi zorlaştıracağı düşüncesiyle bu ayın ikinci yarısında oruç tutmayı mekruh görmüştür.
Cenabı hak üç ayları ihya eden kullardan eylesin. İbadetlerimiz kabul ve makbul buyursun.

Share
1484 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

7+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Okula Gitmeye İsteksizlik

    07 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Hem yaz tatilinin serbest zamanlı geçmesi hem de okulun kuralları beraberinde getirmesiyle birlikte çocuklar okula yönelik isteksizlik duyabilirler. Bu durum gayet normaldir. Çocuk isteksizliğini belirttiğinde aileler bu isteksizlik karşısında endişelenebilirler. Sadece çocuklar değil yetişkinler de uzun ara verdikten sonra bir işe geri dönerken ya da başlarken isteksizlik duyabilirler. Çocuğun olumsuz duygusunu hemen geçmesini beklemeden ağırlayabilmek önemlidir. Böylece size olumsuz durumla ilgili bahsetmekten kaçınmayacak kendiyle ilgili dür...
  • Tarihi okumak gerekir..

    04 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'nün bugününe baktığımızda genel olarak idarecilerin ilçe adına önemli işleri yapmak noktasında gerekli çalışmalar için yeterli gayreti gösteremediklerini düşünüyorum. İnsanoğlunun binlerce yıllık tarihini düşününce içinde yaşadığımız zamanın ne kadar az olduğunu daha iyi kavranıyor. Yaklaşık 12 bin yıllık Göbeklitepe tarihle ilgilenenlere kartların yeniden dağıtılmasını sağlayacak olan geçmişiyle daha derin düşünmemizi sağlıyor. Bunca yıllık tarihin içine çağlarının modernizasyonuna ayak uyduramayan toplumların, halkların, mede...
  • Öfkeli Ebeveyne Sahip Olmak

    31 Ağustos 2024 Köşe Yazıları

    Öfke duygusu hepimizin içinde var olan ve öfkeyi oluşturan bir durum olduğunda bize bir süre eşlik eden bir duygudur. Öfkelendiğimizde; hoşa gitmeyen, tehdit olarak gördüğümüz bir durum vardır. Öfke işlevsel bir duygudur ama sağlıklı yaşanmadığında kendimize ve diğerlerine zarar verebilir. Öfkeyi sağlıklı yaşamak derken; öfkelenmemeye çalışmaktan, susmaktan, hiçbir şey olmamış gibi yapmaktan bahsetmiyoruz. Öncelikle bizi yoğun öfke haline getiren durumları, bedenimizdeki farklılıkları değerlendirerek başlamak önemli olacaktır çünkü 10 üzerinden...
  • Turizm gelişecek ama, önünü açın!

    28 Ağustos 2024 Köşe Yazıları

    Hemen herkesin kafasında sorunun çözümü ile ilgili bir önerisi olsa da, çözüm bulamayan sadece yetkililer oluyor. Vezirköprü'de özellikle son yıllarda yapılan etkinlikler, gerçekten ilçe tanıtımına önemli etkisi olan ve bölge dışından da ilçemize yüzlerce kişinini gelmesini sağlayan organizasyonlar oluyorlar. Vezirköprü'deki etkinlikler denince ilk akla gelen Kunduz'da yapılan 'YAĞLI GÜREŞLER' oluyor. Kunduz'a güreşler için yaklaşık 100 bin kişinin geldiği söyleniyor. Gerçekten çok ciddi bir kalabalığın Kunduz'a akmasını sağlayan bu orga...