Son Dakika
Psikolojik destek almaya karar veren bireylerle yaptığımız ilk görüşmede beslenmenin ne durumda olduğunu, konu bu olmasa bile, genel olarak değerlendiririz. Çünkü duygusal zorlanmalar kendini beslenmede, yeme düzeninde göstermektedir.
Ruhsal bozukluklar tanı kitabında yeme bozuklukları 8 kategoride ele alınmıştır. Bunları kısaca açıklayıp size yardımcı olabilecek ya da fark edip önlem almanızı sağlayacak önerilerde bulunmuş olacağım.
İlk olarak herkesin bildiği anoreksiya nervoza denilen aşırı zayıf olma durumunu inceleyelim. Bu kişiler besin alımını azaltırlar. Dışarıdan çok zayıf olmalarından dolayı fark edilirler ama kendilerine göre yine de zayıf olmadıklarını düşündükleri bir durum vardır. Yememenin ne kadar ciddi sonuçlarının olacağını pek düşünmezler. Beden algıları bozulmuştur. Çok otoriter ailelerde yetişen bireylerde veya stres altında olup kontrol ihtiyacı duyan bireyler yemek yememeyi kontrol ederek tatmin sağlayabilirler.
Yeme bozuklukları kadınlarda erkeklerden fazla olmakla birlikte erkeklerde de son dönemlerde artış olmaktadır. Konu psikolojik zorluklar olduğunda bu benim konum değil dememiz çok mümkün olmayabilir. Çünkü ailede, çevremizde bu durumlardan muzdarip olan ve fark edilmediklerinde toplumsal baskıya uğrayan bireyler düşündüğümüzden fazladır.
Diğer yeme bozukluklarından biri ise; bulumiya nervoza denilen yemek yedikten sonra suçluluk hissedip yemeği çıkarma bozukluğudur. Kilo alımını kontrol etmekle de ilgilidir. Diğer taraftan yeme davranışı doymakla ilgili değildir. Yemek yemenin hazzıyla kilo alımının suçluluğu arasında bir kısır döngüye girilmiş olur.
Tıkınırcasına yeme bozukluğunda ise çıkarma davranışı yoktur ama doyma hissi adeta kaybolur. Normal zaman diliminde tüketilemeyecek yemekler kısa sürede tüketilir. Burada yine yemek bir duyguya hizmet eder, doymaya değil.
Pika denilen yeme bozukluğu ise besin değeri olmayan ürünlerin yenmesidir. (Toprak, sabun, tebeşir gibi) Genellikle çocukluk döneminde görülmekle birlikte ileri yaşlarda devam edebilir. Çocuğun ihmalinden, stres gibi duygusal zorluklardan kaynaklanabilir.
Diğer bozukluklar; Geri çıkarma bozukluğu, kısıtlayıcı yiyecek alımı bozukluğu, tanımlanmış ve tanımlanmamış yeme bozuklukları olarak devam etmektedir.
Özellikle ergenlik dönemindeki bireylerde sık görülen yeme bozuklukları bedensel kaynaklı gözükseler de ruhsal kaynaklı olmaktadırlar. Duygu düzenlememizi sağlıyor olmak yeme bozuklukları tedavisinde oldukça etkilidir.(Duygu düzenleme=sakin duygu durumuna gelmek)
Yeme bozukluklarının tedavisi uzun sürmekte ve zorlayıcı olmaktadır. Çünkü kişinin kendi bedenine yönelik algısını kolaylaştırmak zaman ve emek ister. (algıları değiştirmek zordur.) Diğer taraftan beslenme bir alışkanlığa dönüşür ve alışkanlıkların tekrar düzenlenebilmesi çabayı gerektirir. Genellikle psikoterapist, diyetisyen, doktorun işbirliği halinde olması önemlidir.
Burada dikkatinizi çekmek istediğim nokta ise kendimizde olan durumu öngörmek olmaktadır. Bazen kendimize konduramadığımız durumlar bir ruh sağlığı sorununun başlangıcı olabilir ve bu konudaki ihtiyacı göremezsek hasta oluruz. Ruhsal bozukluklarda bir anda hastalanmayız. O yüzden bir anda da iyileşmeyiz. Hastalanmadan önlem almak, özellikle yeme bozukluklarına bizi götüren duygu düzenlemeyi sağlayamamak ruhsal zorlukların başlangıcıdır.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
10 Mayıs 2025 Köşe Yazıları
07 Mayıs 2025 Köşe Yazıları
03 Mayıs 2025 Köşe Yazıları
30 Nisan 2025 Köşe Yazıları