23 Kasım 2016
Zaman zaman yazarız. Gazeteci olmak, hem de küçük bir ilçede yerel gazeteci olmak çok zor.!..
Çevrene bakıyorsun, sorunlar, sorumlu olup, sorumluluğun gereğini getirmeyenler hepsi tanıdık, hepsi ile bir biçimde ilişkileriniz var.
Alıyorsun kalemi elinize bir takım gerekçeleri yazmak, olumlu-olumsuz bazı olayları kamuoyu ile paylaşmak istiyorsunuz.
Gazetecinin görevi muhalif olmaktır. Olumsuz olanları kamuoyu ile paylaşmak, bu olumsuzluklara ilgililerin dikkatini çekmek, kamuoyunun da duyarlılığını sağlamaktır.
Olup bitenleri, olması gerekenleri kamuoyu ile paylaşmaktır.
Bu hafta çıkacak gazetede köşe yazısını yazmak için aldın kalemi eline, ya laf olsun diye köşeni “lak-lukla” dolduracaksın ya da bir takım sorumluları görevlerini yerine getirmedikleri için eleştireceksin.!..
Gazetelerin bu köşelerinde yazı yazıyoruz diye bu köşeler bizim babamızın malı değil ki, bu köşeler kamunundur. Öyleyse kamunun haklarını, sessiz toplumun sesini duyuracağız bu köşelerde;
İşte o zaman kalemimizden çıkan sözler ister istemez bir takım insanları ilgilendiriyor.
O zaman söylediklerimiz bu insanları okşuyorsa senden iyisi yok, eğer aleyhlerine bir şeyler yazarsan senden kötüsü yok.!..
Bizim kalemimizde kimse art niyet aramasın. Geçen günlerde bir dostumuz sosyal medyada yazdığı bir notta şöyle diyor.
Mealen yazıyorum “Kaymakamın görevi sokaklarda, dükkanlarda çoluk-çocukla dedi kodu yapmak değildir” diyor.
İyi ya bizde farklı bir şey yazmıyoruz zaten,
Peki soruyorum. İlçenin tarımı ile turizmi ile ilgili çok önemli bir toplantı yapılıyor.
Bu toplantıda ilçenin kaymakamı yok, Tarım ilçe müdürü yok, Ticaret odası başkanı yok, Ziraat odası başkanı yok, yok oğlu yok, kim var bu toplantıda(?).. Sadece belediye başkanı Sadık Edis var.
Peki, tekrar soruyorum, bu ilçe sadece Sadık EDİS’in mi?..
Şimdi böyle bir yazı yazdığım ve böyle bir soru sorduğum için bazıları beni Sadık Edis’ci olarak eleştiriye tutacaklardır.
Hayır kardeşim ben gördüğümü, inandığımı bu köşede kamu oyu ile paylaşıyorum.
Benim gönlüm şunu istiyor;
-Bu ilçenin kaymakamı, Belediye başkanı, ticaret odası başkanı, tüm demokratik kitle örgütleri, ilçenin basını ile birlikte ayda bir toplantı düzenleseler, bu toplantılara esnaftan, halkın çeşitli kesimlerinden de insanlar çağırsalar, bilen, bilmeyen herkes bu toplantılarda ilçe sorunları ile ilgili eteğindeki taşları dökse, sokak dedikodularından daha iyi olmaz mı?
Hem ilçe sorunlarında birliktelik sağlanır, sorunlarımızın çözümü yolunda adımlar atılır.
Aleyhinde yazılan yazılara kızmaya gerek yok, üzerimizdeki sorumluluğu, aldığınız görevi yerine getiriyor musunuz(?..) Getirmiyor musunuz?..
Bu soruyu kendinize sorup ona göre duyarlı olmalısınız.!..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
27 Kasım 2024 Köşe Yazıları
23 Kasım 2024 Köşe Yazıları
20 Kasım 2024 Köşe Yazıları
17 Kasım 2024 Köşe Yazıları