logo

ÇOCUKLARDA CEZA VE ÖDÜL SİSTEMİ


Gülsüm Ceylan
gulsumcansiz1@hotmail.com

Çocuk büyütürken ceza verip vermemek konusunda çoğu zaman kararsız kalırız. Çocuklarımıza kural koyarken istenen davranışları pekiştirmek, istenmeyenleri durdurmak için en sık dile getirilen yöntem ‘ödül ceza sistemi’ olmaktadır. Ödül istenen davranışı pekiştirmek için olumlu bir geri bildirimde bulunmaktır. Çocuğa, ‘gülümsemek, aferin demek’ de bir ödüldür. Hemen tüm canlılarda öğrenmeyi pekiştiren şeyler ödüllerdir.
Çocuklarda, istenen davranışları pekiştirmek için, bir disiplin yöntemi olarak, çocuğun bireysel özelliklerine, yaşına ve gelişim düzeyine göre bir takım ödüller verilmesi uygun olacaktır. Tüm burada söz edilen yöntemler çocuğun motivasyonunu arttırmaya yönelik olup, adil ve tutarlı olmalı, verilen söz yerine getirilmelidir.

0-6 yaş dönemi için ödül örnekleri:
· Parka götürmek
· Masal anlatmak
· Oyun oynamak
· Kucaklamak/sarılmak
· Kukla oyunu oynamak
· Beraber şarkı söylemek
· Hayvanat bahçesine gitmek
· Lunaparka gitmek
· Oyun hamurları satın almak
· Ona çizgi film kaseti almak
· Çocuk tiyatrosuna götürmek
· Boyama kitabı almak
· Beraber müzik dinlemek
· Beraber resim çizmek vs.
6-12 yaş dönemi için ödül örnekleri:
· Beraber parka gitmek
· Dışarıda yemek yemek
· Gece arkadaşında kalmasına izin vermek
· Birlikte dışarıda top oynamak
· Birlikte yemek pişirmek
· Bisiklete binmesine izin vermek
· Bir TV programı seyretmesine izin vermek
· Beraber kampa gitmek
· Spor kursuna yazdırmak
· İstediği bir yemeği yapmak
· Paten yapmaya götürmek
· Bilgisayarla oynama saatini artırmak
Ergenlik dönemi için ödül örnekleri:
· Evde kutlama yapmasına izin vermek
· Dans kursuna yazdırmak
· Arkadaşlarıyla geziye gitmesine izin vermek
· Odasını dekore etmesine izin vermek
· Birlikte bahçe işleri yapmak
· Birlikte spor yapmak
· Arkadaşında kalmasına izin vermek
· Para kazanması için (kısa süreli) izin vermek
· Yaz kampına göndermek
· Eve arkadaşını çağırmasına izin vermek
· Bir banka hesabı açtırmak
· İstediği TV programlarını seyretmesine izin vermek
· Arkadaşlarıyla konsere göndermek
· Bilgisayarı kullanma süresini uzatmak

Ceza ise, stratejik bir şekilde kullanıldığı takdirde etkili bir disiplin yöntemi olabilir. Çocuklar çok fazla eleştiri ve cezaya alışırlarsa, başaracaklarından emin olmadıkları durumlarda kolayca pes ederler. Bu yüzden, iyi bir davranış programı ödüle ağırlık vermeli. Öte yandan dürtü kontrol problemleri olan çocuklarda, yalnızca ödül içeren sistemler de yeterli değildir.
Bir çocuğu hep ödüllendirmek ya da sadece cezalandırmak birçok sorunu beraberinde getirecektir. Ceza ve ödül, mutlaka yerinde, zamanında, gerekli durumlarda ve gerektiği dozda kullanılmalıdır. Ayrıca çocuğun yaşına ve durumuna uygun olması da çok önemlidir. Öncelikle şunu unutmamak gerekir. Dövmek hiçbir biçimde bir cezalandırma yöntemi değildir. Aslında şiddet çaresizliğin dışavurumudur. Çaresiz kalan, çocuğu doğru yolla eğitemeyen ailenin çaresizliği. Sonuç olarak da, ruh sağlığı yerinde olan erişkinler, şiddet uyguladıktan sonra kendileri daha çok üzülür ve çaresizlikleri artar. Ama çocuk öğrenmesi gereken doğruyu öğrenmemiş olur. Çocuğa fiziksel acı verilmemelidir. Bunun yerine çocuk, sorumluluğu olan bir şeyi yerine getirmediği zaman öncelikle onu uyarmak, sonra yaşına uygun olarak bedel ödetmek gerekir. Tüm bu cezaları verirken mutlaka suçla orantılı davranılmalıdır. Bu en etkili yöntemdir. Çok büyük bir suça çok küçük bir ceza verirseniz, bunun hiçbir anlamı olmaz.
Çocuğa, mutlaka cezanın neden verildiği anlatılmalıdır. Çocuk neyi yanlış yaptığını, neden yanlış yaptığını ve neden ceza gördüğünü bilmelidir. Ayrıca uygulanan cezadan vazgeçmemek gerekir. Çoğu anne-baba verdikleri cezadan kolayca vazgeçerler… Ceza, bir kere söylendiğinde mutlaka sonuna kadar uygulanmalı. Çocuk özür dileyebilir, ama bu cezayı ortadan kaldıran bir sonuç doğurmaz.

Share
403 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

4+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İlçenin yazılı tarihinde 65 yılı geride bıraktık..

    22 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Yıllardır tek derdi Vezirköprü olan VATANDAŞ Gazetesi'nin yayın politikası; sadece olanı bildiği ve gördüğü üzerinden başta ilçe haberlerini okuyucusuna aktarmak ve gelecek nesillerle de oldukça iyi bir arşiv bırakabilmektir.Yıllardır tek derdi Vezirköprü olan VATANDAŞ Gazetesi'nin yayın politikası; sadece olanı bildiği ve gördüğü üzerinden başta ilçe haberlerini okuyucusuna aktarmak ve gelecek nesillerle de oldukça iyi bir arşiv bırakabilmektir. Vatandaş Gazetesi'nin 65 yılı geride bıraktığı bu hafta okuyucularımıza 4523 sayıyla ulaşan bir ...
  • Kendi iç sesimize inanmayı ne zaman bırakırız?

    18 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    İç sesimiz bizim için neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar veren, bunu bize iyi şekilde hizmet etmek için yapan adeta bir yöneticidir. Tabii bir de dış sesler var. Ailemizin sesi, toplumun sesi, bazı kurallar veya değişen durumlar. İç ses sadece o insana özgüdür ve her insanın iç sesi kendine farklı şeyler söyler. Örneğin “Doydum, artık yememe gerek yok, o kişiyle aynı ortamda bulunmak istemiyorum” gibi. Çoğu köklü davranışın temelleri çocuklukta atıldığı gibi iç sese inanmak da çocukluk yaşantımızda oluşur. Çocuk onu yetiştirene muhtaçtır ...
  • Korkmayalım, hazır olalım..

    15 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Vezirköprü önümüzdeki yıllarda gelişecektir. Bu kadar zamandır ekilen tohumların artık çiçek açma vakti geldi. Vezirköprü, bu gelişimle birlikte de değişecektir. Vezirköprü'de oldukça güzel işler oluyor aslında. Özellikle kalabalık öğrenci nüfusuyla okulların çeşitli alanlardaki başarıları, Samsun merkezden uzak olduğu için kendi başına sorunların üstünden gelme zorunluluğu gibi itici güçleri olan Vezirköprü'de hemen her gün bir başarı hikâyesi duyuyoruz. Vezirköprü'de Şahinkaya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin Vatandaş Gazetesi'nin...
  • Anne Babamızın Anne Babalığını Yapmak

    11 Ocak 2025 Köşe Yazıları

    Her aile için çocuk farklı anlamlarla dünyaya gelir. Kimi aile için bir neşe kaynağı, kimi aile için bir insan yetiştirmek, kimi aile için kalabalıklaşmak, kimi aile için yaşlılığında en yakınından birinin olması gibi. Tüm bunlar doğru ya da yanlış değil, kabul edilebilir durumlardır. Genel duruma bakıldığında ise -belki şu an çok fazla olmasa bile yakın zamanda bir tarım ülkesi olduğumuzdan olsa gerek- çocuğun dünyaya geliş amacı çoğunlukla işlere yardımcı olmak, ailenin sürecini kolaylaştırmak, kalabalık olmak olarak görüldü. Bu durum geçmişt...