logo

24 Ağustos 2024

Kaygılı Anneler


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

Aklımızdan geçen düşüncelere baktığımızda -genellikle hepimizde- ilk akla gelenin çoğunlukla olumsuz düşünceler olduğunu görürüz. Örneğin birinden haber alamadığımızda olası kötü senaryoları hemen düşünmeye başlarız İlk akla gelenin olumsuzluk içermesi atalarımızdan gelen mirasta, doğada anlık müdahale halinde olma gerekliliği olabilir. Gerçekte olana baktığımızda ise acil bir şekilde kendimizi ya da başkasını korumamız gereken bir durum yoktur veya bu kadar yoğun hissetmememizi gerektirecek bir sonuçla karşılaşmamışızdır.
Anne olduğumuzda ya da bir bebeğin sorumluluğunu aldığımızda ise onun her hareketinden sorumluyuzdur. Çünkü bebeğin gözetlenmeye, korunmaya ve bakım verene ihtiyacı vardır. Bebek büyüdükçe bu bağımlı olma durumu azalmaya başlar ve yavaş yavaş çocuk anneden bağımsızlaşır. Bu büyüme sürecinin doğal akışına izin vermekte zorlanan ebeveynler çocuklarına tıpkı bebeklikte olduğu ebeveynliği fark etmeden sürdürürler. Bundaki bir diğer etmen çevredeki tehlikelerin fazla olması, bir başkasının başına gelen zor bir olay veya geçmişte yaşanan acı durumlar olabilir. Öğrendiğimiz şeyler her zaman bizi geliştirici olmayabilir. Bazen kısıtlar ve bizden daha temkinli olmamızı isteyebilir. Aşırı korumacılık ise çocuğun gelişimine uygun değildir. Çünkü çocuk meraklıdır ve bu duygunun karşılanması gerekir. Yolda kazalar oluyor diye yola çıkmaktan vazgeçmezsiniz, sürekli şoföre de kazaları hatırlatarak bir yolculuk geçiremezsiniz. Alabileceğiniz önlemleri alıp her şeyin yolunda olmasını ümit edersiniz.
Sürekli kaygıyla korunarak büyüyen çocuk birinci seçenekte kendini olabildiğince rahat ve güvende hissettirebilecek alışkanlıklar oluşturur. Ona sürekli tehlikeler söylenmiştir. Üstelik bunu söyleyenler onun hayatında önemli olan ve muhtaç olduğu kişilerdir. Dışarı çıkma otomobil çarpar denmişse çocukta korku oluşur, kendini nasıl koruyacağını da öğrenmediğinden evdeki seçenekleri değerlendirmesi gerekir. Evde telefon tabletle zaman geçirmek daha cazip gelecektir.
Sürekli kaygı yoluyla korunarak büyüyen çocuk ikinci durumda ise anneye rağmen keşfetme, öğrenme durumunu tercih eder. Annenin kaygısı yüksek olduğundan çocuğu engellemeye çalışacak çocuk ise anneyle inatlaşacaktır. Bu senaryoda da çocuk hem anneye karşı geldiğinden heyecan durumu yüksek olacak hem de nasıl kendini koruyacağını öğrenmemiş olduğundan yüksek ihtimalle ailenin, sürekli başına bir iş gelen yaramaz çocuğu olacaktır.
Birinci durumda dışarıya karşı özgüveni düşük, cesaretsiz çocuk yetişirken(bu çocuklar yetişkin olduklarında ve hala aileye çok muhtaç olduklarında aile tarafından oldukça eleştiriliyorlar)ikinci durumda aileyle teması azalmış, aileye öfke duyan çocuklar yetişebilir.
Çocuklar ihtiyaç duyduklarında ilk olarak ebeveynlerine gelebilsinler diye anne babalar kendi duygu durumlarının dengeli olmasından sorumludur. Bu yazıda annenin çocuğun bakımından öncelikli sorumlu olduğu gerçeğinden anneler öncelik alınmışsa da bir çocuğun yetişmesinden ailenin her bir üyesi ve sonrasında tüm toplum sorumludur.

Share
614 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocukları Hastaneye Götürmenin Psikolojisi

    26 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Hastaneler, yolumuzun düşmesini pek istemesek de iyileştiğimiz yerlerdir. Herkesin hastaneye ihtiyacı oluşabilir, tabii çocuklarımızın da. Çocukların hastane sürecini kolaylaştırmak için dikkat etmemiz gereken en önemli noktaları bu yazıda açıkladım. Bu kolaylaştırmaya çocukları iğneyle, doktorla korkutmayarak başlayabiliriz. Hastaneler iç açıcı yerler tabi ki değiller ama çocukların yanında hastanelerle ilgili olumsuz konuşmalar hastanelerin çocuk tarafından korkutucu algılanmasına neden olur. Ailelerin hastaneye götürdükleri çocuklarını hast...
  • Tarım ve Turizm gelişecek ama..

    23 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Kunduz Yağlı Güreşlerinin Türkiye Yağlı Güreş Ligi'ne girmesiyle de bu yıldan sonra Türkiye'de adını daha fazla duyuracak bir ilçe olmasına rağmen, elindekileri turistik bir markaya dönüştürme kapasitesini bir türlü yakalayamadı. Nihayet tarım ilçesi Vezirköprü'ye İlçe Tarım Binası yapılacak. Daha öncesinde de Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan'ın söz verdiği ve Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nden de protokol imzalamak için yetki aldığı Vezirköprü İlçe Tarım Müdürlüğü Hizmet Binası yaplacaktı diyebilirisiniz. Ancak, Vezirköpr...
  • Kim Bu Narsistler?

    19 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Hatası karşısında özür dileyemeyen kişilerle ömür mü geçer? Hepimizin sık duyduğu ”narsist” kelimesini bu yazıda a'dan z' ye incelemiş olacağız. Narsistin kelime anlamı “özseverlik” olsa da bu anlam biraz masum kalabilir. Kendimizi sevmek, kendimize değer vermek her insan için önemli bir konudur. Narsistlerde bu durum ise kendilerini sürekli öncelik almak, büyüklenmeci, kibirli bir tutum sergilemek, eleştiriye kapalı olmak gibi kendilerinin iyi yönlerini abartmak kendilerinde olan olumsuzlukları da görmezden gelmeye yöneliktir. Diğerlerini sü...
  • Yaşamın ilk yıllarında kurduğumuz bağlar tüm hayatımızı nasıl etkiler?

    12 Nisan 2025 Köşe Yazıları

    Psikoloji geçmişten bugüne insan davranışlarını anlamaya çalışmıştır. Bunu yaparken anlamlandırılamayan noktalarda yeni bakış açıları geliştirmiştir. Bu yazıda yaşamın ilk yıllarında kurduğumuz ilişkilerin hayatımızı nasıl şekillendirdiğine bakmış olacağız. İnsan doğumdan itibaren ilişki arayışına girer Çocuk anneyle ilişkili olarak doğar ve anneyle olan ilişki yaşamında diğerleriyle kuracağı ilişkinin temellerini oluşturur. Çünkü yaşamla ilk ilişkiyi annemizle kurarız. Bakım verenle kurduğumuz ilişkiler kimliğimizin belirleyicisidir. Güvende ...